Beni görmeni istiyorum, siğiller ve hepsi, Ve evet striptiz klübüne gidiyorum. . | Open Subtitles | أنا أريدكِ أن تريني على طبيعتي و أجل أنا ذاهب إلى نادي التعري |
Evet, bugün sahne düellosu günü Ve evet, bu gerçek bir Bo çubuğu. | Open Subtitles | حسنٌ , اليوم هو .مرحلة الأسلحة , و أجل إن هذا سلاحٌ حقيقي |
Ve evet, bir beyzbol sopasıyla. Bizi burada tutmak istediğini söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | و أجل, بمضرب كرة القاعدة أعتقدت أنك قلتِ أنه يريد ابقائنا هنا |
Evet, seni kandırdık Ve evet buradaki bütün yalakalar düşüncelerini değiştirdiler. | Open Subtitles | أجل, خدعناك و أجل, كل هؤلاء الملاعين غيروا رأيهم |
Ve evet belki kırk yılda bir bu iyiliklerin karşılığını istedim ve siz buna kontrol mü diyorsunuz? | Open Subtitles | و أجل ربما أطلب المعروف بالمقابل مرة بالعمر |
Ve evet, biraz fazla geldi. Lütfen salona sen bakar mısın? | Open Subtitles | أخبرتك أني لا أود سماع هذا و أجل , أنا مشغولة بعض الشئ |
Ve evet, eğer sorduğun, kızımı anlamaya çalışıp, çalışmadığım ise. | Open Subtitles | و أجل, أنا أحاول أن أفهم ابنتي أهذا ما تسألين عنه |
Ve evet, maalesef insanlar bundan dolayı acı çekecek. | Open Subtitles | و أجل , أخشى أن يعاني الناس جراء ذلك القرار |
Ve evet, İncil'deki bir deyişle kibir beni yere serdi ve Flash 123'ümün Wolowitz'e gitmesine neden oldu. | Open Subtitles | و أجل صحيح في لحظة تيقن إنجيلي ثقتي المفرطة بالنفس اختلت |
Benim yolun senin benim yerime seçeceğinden daha sapaklı olabilir Ve evet, bazen korkutucu olabiliyor ama ne olursa olsun tüm içenliğimle inanıyorum ki yolun sonunda benim için iyi bir yere geleceğim. | Open Subtitles | لربما سبيلي يحوي انعطافات أكثر مما قد تختارينه من أجلي و أجل ، إنه مرعب في بعض الأوقات .. و لكن مهما كان الوضع |
Ama haberin olsun, doğum günü yaklaşık altı ay önceydi Ve evet, onu unutmuştun. | Open Subtitles | و لكن للمعلومية عيد ميلاده كان منذ ستة أشهر و أجل, لقد نسيته |
Ve evet, şafak sökene kadar takıldık. | Open Subtitles | و أجل نحن نتحدث طوال الليل إلى أن أشرقت علينا الشمس. |
Ama gördüğüme göre sen artık bunu önemsemiyorsun. Ve evet, o evrak çantasını geri almalıyım. | Open Subtitles | لكن يبدو بأنّك لا تهتم لهذا بعد الآن ، و أجل |
Evet,guzel bir haftasonuydu. Ve,Evet,biraz kahve alirim. | Open Subtitles | أجل ، كان لديّ عطلة نهاية إسبوع رائعة و أجل ، أود في كوب من القهوة |
Bunun yanında; dalış, akademik dekatlon, dekatlon Ve evet Glee kulübü kapatılmak zorunda. | Open Subtitles | بينما , نادي الغوص ونادي العشاري الأكاديمي , ونادي العشاري الفعلي .و , أجل , نادي الغناء عليهم بأن يغلقوا |
Kabil dışındaki silahlı çatışmada sırtıma 4 el ateş edildi Ve evet, kurşun geçirmez yeleğim parçalandı ama buna engel olmayı garanti eden bir şey yok ve bu kurşunlardan biri benim omurgamı kesen şey olabilirdi. | Open Subtitles | لقد تلقيت أربع رصاصات فى قتال خارج كابول و أجل,سترتى الواقيه قد تحطمت ولكن لا شئ مضمون ليتحمل ضد هذا |
Ve, evet, bunu sona erdirecek silaha çok yakınız. | Open Subtitles | و , أجل , نحن قريبون جداً من أمتلاك ما نحتاج إليه لأنهاء هذا الشئ |
Ve evet zamanı geldiğinde insanlar her şeyi öğrenecek. | Open Subtitles | و أجل , سيكون هنالك وقت للعامة أن يعلموا بشأن كل شئ |
Ve evet zamanı geldiğinde insanlar her şeyi öğrenecek. | Open Subtitles | و أجل , سيكون هنالك وقت للعامة أن يعلموا بشأن كل شئ |
Irkına, rengine, uyruğuna Ve evet cinsel yönelimine bakılmaksızın. | Open Subtitles | على أساس عرقهم ألوانهم و جنسيتهم و أجل ؛ و ميولهم الجنسية |