Sen, ben ve Ethan gibi sağlıklı olan 12 milyon insan kaldı. | Open Subtitles | هذا يعني 12 مليون شخص على قيد الحياة مثلي ومثلك و إيثان |
Yani geriye sen, ben ve Ethan gibi 12 milyon insan kaldı. | Open Subtitles | بقي 12 مليون شخص سليم و حسب , مثلي أنا و أنت و إيثان |
Debbie ve Ethan'la ilgili bütün bu sorunlar varken, ben... | Open Subtitles | بوجود كل هذه المشاكل بشأن ديبي و إيثان |
Colin, Gillian Murphy ve Ethan Stiefel Amerikan bale tiyatrosundan. | Open Subtitles | "كولين" ، هذان "جيليان ميرفي" و "إيثان ستيفال" من مسرح الباليه الأمريكي |
Colin, bu Amerikan Bale tiyatrosundan Gillian Murphy ve Ethan Stiefel. | Open Subtitles | "كولين" ، هذان "جيليان ميرفي" و "إيثان ستيفال" من مسرح الباليه الأمريكي |
Yani koç otobüste düdüğü her üflediğinde... - Scott, Isaac, Boyd... - ve Ethan. | Open Subtitles | فى كل مرة يصفر فيها المدرب "سكوت" و"أيزاك" و"بويد" و"إيثان" |
John ve Ethan ise istedikleri zaman yanına gelebilirler. | Open Subtitles | "جون" و "إيثان" يمكنهم القدوم وقتما يريدون |
Oğlum işlemediği bir suç yüzünden hapiste ve Ethan'ın sağlık sorunları var. | Open Subtitles | أكبر أبنائي في السجن لجريمة لمْ يرتكبها، و(إيثان) لديه مشاكل صحيّة فظيعة. |
Sen ve Ethan, Palisades maçında kenarda oturacaksınız ve Navid de çöpleri toplayacak. | Open Subtitles | أنت و إيثان سيوتجب عليكم الجلوس لمباريات ضد الحواجز و (نافيد) عليه جمع النفايات |
Üzgünüm ama sen ve Ethan'ı dışarıda öpüşürken gördüm. Bu beni biraz zıvanadan çıkardı. | Open Subtitles | أنا آسف, لكنّي رأيتكِ و(إيثان) بالخارج تقبّلون أحدكم الآخر, وهو ما أخافني قليلاً. |
Annie ve Ethan'a bak. Birkaç ay önce Aşkım, bebeğim gibiydiler. | Open Subtitles | أنظري لـ (آني) و (إيثان) لقد كانوا قبل أشهر مغرمين |
ve Ethan, benim abim bu sene seyyar futbol takımı kurdu. | Open Subtitles | و(إيثان)، الأكبر صنع فريق كرة قدم متنقل هذ العام |
Ben, ben ve Ethan. Üçümüzde liseye birlikte gittik. | Open Subtitles | أنا، و (بين) و (إيثان) ، جميعنا إرتدنا المدرسة الثانويّة معاً |
Sen ve Ethan kulübede Sutton ile kavga ettiniz çok kızmıştı tüm o tehditler | Open Subtitles | أنتِ و (إيثان) تشاجرتُما مع (سوتن) في الكوخ فاستشاطت غضبً و هدّدتكما |
Aynı Amelia ve Ethan'ınkinden korktuğun gibi. | Open Subtitles | كما كنتَ خائفاً من مستقبل (اميليا) و (إيثان) |
- Peki sen ve Ethan? | Open Subtitles | هل هذا يعني انكي و إيثان ؟ |
- Sen ve Ethan' ın ayrıldığınızı söyledin sanıyorum. | Open Subtitles | أعتقد أنكي قلتي أنتي و "إيثان" إنفصلتما |
ve Ethan o zamanlarki erkek arkadaşım, beni aldatmakla o kadar meşguldu ki farketmedi. | Open Subtitles | و ( إيثان) صديقي في ذلك الوقت . كان منشغلاً جداً بخيانتي كي يلاحظ |
Profesör Susan ve Ethan Duncan'ın öncülüğünü ettiği proje üzerinde çalışırken. | Open Subtitles | أثناء العمل على مشروع بحثي طبي تحت إشراف الاستاذين (سوزان) و (إيثان) (دنكن)" |
Peki, Susan ve Ethan Duncan gen bilimcilermiş. | Open Subtitles | حسناً، (سوزان) و(إيثان) (دنكن) ،كانا أخصائيان في علم الوراثة .كلاهما |