"و الظلام" - Translation from Arabic to Turkish

• ve karanlık
• ve karanlığı
• ve karanlıktı
• ve karanlığın

Aydınlık ve karanlık. Gerçeklik ve rüyalar. Yaşam ve ölüm.
.الضوء و الظلام.الحقيقة و الاحلام الحياة و الموت.

Geri kalan günlerimizi o kusursuz, kan ve karanlık dünyasına geri dönüş yolunu bulmak için harcıyoruz.
و نحن نقضي بقية أيامنا نحاول إيجاد طريق لرجوعنا نرجع إلى العالم المثالي عالم الدم و الظلام

Fakat daha sonra, Wan Aydınlık ve karanlık Ruhlarını Raava ve Vaatu'yu birbirinden ayırmış istemeden de olsa dünyayı yok oluşa sürüklemiştir.
لكن بعد ذلك, قام وان بفصل روحا النور و الظلام و دون قصد سيقود العالم نحو الإبادة

Onlar gizemi ve karanlığı severler ben de çocukları severim.
يروق لهم الغموض و الظلام -و يروق لي الأطفال

Ambulansta kalbim durduğunda tek hissettiğim soğuk ve karanlıktı.
عندما توقف قلبي في سيارة الاسعاف كل ما شعرت به هو البرد و الظلام

Kötülük ve karanlığın hükmü altında hepsini öldürdü.
تغلب الشر و الظلام عليه لقد قتلهم جميعاً

Aydınlık ve karanlık dostça takılamaz!
فاي النور و الظلام لا يمكنهما التودد لبعض

# Işık ve karanlık Büyük ve küçük #
النور و الظلام الكبير و الصغير

Yani, evet. Çaresiz durumdayım ve karanlık giderek yaklaşıyor.
لذا, اجل, انا يائس, و الظلام خنقني

Sen ışık ve karanlık arasındaki güvenlik duvarısın.
أنت جدار الحماية بين النور و الظلام

Soğuk ve karanlık bir diyardan Buz Devleri geldi,
" من عالم البرد و الظلام " " ( جاء ( الفروسجاينز "

- Biz Aydınlık adına burdayız... - ve karanlık.
نحن هنا بأسم النور و الظلام

Tanrı, Lucifer ve karanlık ile tanıştın.
"بما أنك قد إلتقيت بالإله و (لوسيفر) و "الظلام

- Işık ve karanlık arasında.
-إنها بين الضوء و الظلام

Peki ya bomba ve karanlık? Ne oldu?
ماذا عن القنبلة و"الظلام"؟

Rocky'i arıyordu ve çok ıslak ve karanlıktı...
لقد كانت تبحث عن روكى ثم... لقد كانت الأرض زلقة و الظلام حالك

"Buradaki sır aydınlık ve karanlığın sınırında...
هذا هو اللغز الشيء العظيم الواقع بين النور و الظلام