"و الفتيات" - Translation from Arabic to Turkish

    • Kızlar ve
        
    • ve kızlar
        
    • Kızlar da
        
    • ve kızları
        
    • kızlara
        
    Kızlar ve ben eşyaları arasında tehdit mektubunu bulduk. Open Subtitles وجدت أنا و الفتيات ورقة تهديد في أشيائها
    Kızlar ve okul harici diğer konularda uzmanımdır. Open Subtitles فأنا خبيرٌ في كل شيءٍ ما عدا أمور الدراسة و الفتيات
    Ün de umurumda. ve kızlar. Ve elbette votka. Open Subtitles أنهاأيضاًأهتمبالشهرة، و الفتيات , و بالتأكيد الفوديكا.
    Babalar ve kızlar için bir benzeri olmadığına çok seviniyorum. Open Subtitles أنا سعيدة أنه لا يوجد حفل مشابه للأباء و الفتيات
    Erkekler "Buna mecbur muyum?" havasında Kızlar da "Hadi, alışverişe." havasında olsun. Open Subtitles و يتصور الرجال و كأنهم أقوياء و الفتيات و كأنهم ذاهبات للتسوق
    Shelly ve kızları bir filme götürdüm. Open Subtitles اصطحبت شيللى و الفتيات لمشاهده فيلم
    Çünkü bugünkü konumuz geleceğin geleceği ve benim geleceğimde, kızlara ve erkeklere eşit derecede saygı duyulur, eşit değer verilir ve en önemlisi, eşit temsil edilir. TED فهي إذاً للصبيان و الفتيات. إنه لأمر بسيط حقا. لأنه اليوم نحن نتحدث عن المستقبل البعيد وفي مستقبلي أنا،
    Ben süratli modifiye arabalar, Kızlar ve dans etmeyle uğraşmadım. Ve aslında o günlerde uyuşturucu da yoktu. Ama ben yarışmalık model uçaklar yaptım. TED ليس قراءة هوترودس و الفتيات و الرقص. وبالطبع, لم تكن لدينا المخدرات في تلك الأيام. لكن قمت بالفعل بعمل نماذج طائرات منافسة.
    Merak ediyorum Kızlar ve erkekler ayrı odalarda kalabilir mi acaba? Open Subtitles ... كنت أتسائل هل يمكن للصبية و الفتيات البقاء في غرف منفصلة ؟
    Hatta Kızlar ve Erkekler Kulübü'nden ailesi tarafından terk edilmiş bir siyahî çocuğu bile evlat edindiler. Open Subtitles حتىأنهمتبنوابعضاًمنالأطفالالصغار ، و طفل أسود .. من نادي الفتيان و الفتيات من عائلة في "بوسطن"
    Kızlar ve kokain hediyeydi. Open Subtitles المخدرات و الفتيات كانوا هديتك.
    Kızlar ve ben elimizden gelenin en iyisini yapıyoruz. Open Subtitles انا و الفتيات نقوم بأفضل ما يمكننا
    Kızlar ve erkekler, üstünüzü değiştirin Open Subtitles الثياب تغطّى الفتيان و الفتيات
    İmkânsız gibi görünen bir yarışın eşiğinde kadınlar ve kızlar müthiş bir çözüm ihtimali. TED ‫النساء و الفتيات‬ ‫مصدرا شرسا لل إمكانية.‬ ‫إنه شيء رائع أن تكون على قيد الحياة‬
    Sonsuza dek mutlu yaşanılacak kısım, adam her zaman yanında, bir şeyler söylüyor, ve kızlar buna bayılır. Open Subtitles , و في الجزء المتعلق بالسعادة الأبدية . . الرجل متواجد طوال الوقت و يقول أشياء و الفتيات تحب ذلك
    Diğer Kızlar da bunu görmeyi hak ediyor. Open Subtitles و الفتيات الأخريات من حقهم رؤية هذا أيضاً
    Walter henüz altı yaşında, Kızlar da evleninceye kadar epeyce bir vakit evde olacaklar. Open Subtitles والتر لايزال في السادسة و الفتيات سيبيقين في المنزل لسنوات قبل أن يتزوجن
    Ama bar yasal ve kızlar da sadece garsonluk yapıyor. Open Subtitles و تبين أن الحانة مصرح بها ..و الفتيات كانوا فقط نادلات
    - Şimdi, sizi ve kızları buradan çıkarabiliriz. Open Subtitles - الآن، يمكننا الحصول عليك و الفتيات من هنا.
    Mrs Fezziwig ve kızları gelmeden yer açın! Open Subtitles أفسحوا مجالاً، قبل أن تصل السيّدة (فيزويج) و الفتيات!
    - Roger ve kızları duyuyorum. Open Subtitles ـ إنني أسمع قدوم (روجر) و الفتيات
    Asosyal ineklerle tulumlu kızlara gerek yok. Open Subtitles المهوسون الانطوائيون و الفتيات في زي القطه ليس من الضروري

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more