Yetkinlik, disiplin, dayanıklılık ve güç arıyoruz. | TED | فنحن نبحث التنافس ،الاإنضباط، التحمّل و القوّة. |
On bin yıllık bilgi ve güç, dünyadan saklı. | Open Subtitles | عشرة ألاف سنة من المعرفة و القوّة, مخفيّة عن العالم |
Eğer seçim aşk ve güç arasında ise bir kalbe sahip olmak bile başlı başına bir sorumluluktur. | Open Subtitles | إنْ وقع الاختيار بين الحبّ و القوّة فحتّى امتلاك قلب يُعتبر مسئوليّة |
Ama annem cadı Ayana'yı tanıyordu o da ruhlardan hız ve güç lütuflarıyla bahşedilmiş herkesin sağlıklı olduğu gizemli bir kıtanın varlığını duymuş. | Open Subtitles | لكن والدتي كانت تعرف ساحرة، والتي سمعت من الارواح عن أرضٍ غامضةٍ، حيث الجميع بها أصحّاء، ومُنعمين بهبتي السرعة و القوّة. |
Eğlence, seks ve güç temalı müzikleri seviyorum. | Open Subtitles | أنها عن التحرر و الجنس و القوّة. |
Bize cesaret, akıl ve güç gerekiyor. | Open Subtitles | تلزمنا الشجاعة،الذّكاء و القوّة لذا... |