Sparks, onu yakalayan dedektiflere kardeşini son gördüğüne hayatta ve iyi olduğunu söylemiş. | Open Subtitles | التحريين الذين اعتقلوا سباركس قالوا بأنه ادعى بأن اخاه كان على قيد الحياة و بخير في اخر مرة شاهده |
Ayrıca kurbanların aileleri katilin yazdığı e-postalar yoluyla yakınlarının yaşadığına ve iyi olduğuna inandırılmış. | Open Subtitles | ايضا عائلات الضحايا خدعوا كي يصدقوا بأن احبائهم احياء و بخير عبر بريد الكتروني كتبه القاتل |
"Lale" Jimmy sağ ve iyi durumda anladın mı? | Open Subtitles | جيمي ، التوليب حيّ و بخير. |
Tom'un ruhunun ayakta ve iyi olduğunu görmek güzel. | Open Subtitles | من الجيد رؤية روح (توم) حية و بخير |
Şarkı söylemeyi seviyoruz, Özellikle biz hayattayız ve iyiyiz. | Open Subtitles | نحن نحب ان نغني و خصوصا عندما نكون الحياء و بخير |
Elvis hayatta ve iyi. | Open Subtitles | إن (ألفيس) على قيد الحياة و بخير. |
Tom'un ruhunun ayakta ve iyi olduğunu görmek güzel. | Open Subtitles | من الجيد رؤية روح (توم) حية و بخير |
O hayatta ve iyi durumda. | Open Subtitles | إنه حي و بخير. |