"و بدلاً" - Translation from Arabic to Turkish

    • Onun yerine
        
    • yerine her
        
    Onun yerine, sen geldin. Ne zaman Dickie'yi arasam, seni buluyorum. Open Subtitles و بدلاً عنه تظهر أنت كلما بحثت عن ديكي , أجدك
    Onun yerine, sen geldin. Ne zaman Dickie'yi arasam, seni buluyorum. Open Subtitles و بدلاً عنه تظهر أنت كلما بحثت عن ديكي , أجدك
    Onun yerine Balkan ülkelerini kendi safına çekmek için diplomatik girişimlerini hızlandırdı. Open Subtitles و بدلاً من هذا قام بأعتماد الضغط الدبلوماسى كوسيله لضم جمهوريات البلطيق تحت لواء الدوله الألمانيه
    Onun yerine, kabul etmelisiniz ki, çevremizdeki maddi dünya bile sandalyeler, masalar, odalar, halı, kamera da dahil tüm bunlar, bilincin olası hareketlerinden başka bir şey değil. Open Subtitles و بدلاً عنه عليك أن تستكشف.. بأنه حتى العالم المادي من حولنا.. الكراسي , الطاولات , الغرف الأغطية, و حتى الكاميرا..
    Bunun yerine her birinizle yüz yüze görüşme yapacağım. - Hayır bunu yapamazsın. Open Subtitles و بدلاً من ذلك سأمر عليكم كلكم و أقوم بفحص بصري
    Onun yerine, bahçıvanlık işini büyütmeye karar verdi sürekli çim biçmek. Open Subtitles و بدلاً من ذلك، سيوسع من مجال عمله كبستاني يشذب الحشائش طوال اليوم
    Bunu tedavi etmek için bir şansımız vardı. Onun yerine hepatit-E ihtimaliyle oyalandık ve şimdi geç kaldık. Open Subtitles كانت لدينا الفرصة لمعالجة هذا و بدلاً من هذا درنا حول التهاب الكبد و الآن فات الأوان
    Onun yerine bir sürü ıvır zıvır bulduk. Önemi yok. Open Subtitles كنت أبحث عن ورم جميل و بدلاً من هذا نرى تلك التفاهات
    Onun yerine sen onları yüzlerimize sürdün ve yenilerini yaratmaya gittin. Open Subtitles و بدلاً من ذلك , دسستِ وجهنا في تلك المشاكل و ذهبتِ لاختلاق مشكلة جديدة
    Onun yerine babası yerine geçip daha iyi biri olmasına yardım ettim. Open Subtitles و بدلاً من ذلك تقمست دور والده و ساعدته على أن يكون رجلاً أفضل
    Onun yerine hastanede evrak doldurmayı bekliyorum. Open Subtitles و بدلاً من ذلك أنا أنتظر في مشفى لأكتب استمارة
    Peşinden gidebileceğimiz bir sürü başka suçlu vardı ama Onun yerine beni bu aşağılık şantajının içine çektin. Open Subtitles هنالك الكثير من الفاسدون . كان بإمكاننا النيل منهم و بدلاً من ذلك، أحضرتني إلى هنا بالإبتزاز
    Peşinden gidebileceğimiz bir sürü başka suçlu vardı ama Onun yerine beni bu aşağılık şantajının içine çektin. Open Subtitles هنالك الكثير من الفاسدون . كان بإمكاننا النيل منهم و بدلاً من ذلك، أحضرتني إلى هنا بالإبتزاز
    Onun yerine kabile maymununun babası benimle konuşma talep ediyor. Open Subtitles يتحدث معي, و بدلاً من ذلك يطالب أبو القرد القبائلي التحدث معي
    Onun yerine sahtekarlık sınırındaki çabuk zengin olma yollarıyla ilgilenmiş. Open Subtitles و بدلاً من ذلك، تورّط في عدة مشاريع شبه إحتيالية للثراء السريع
    Onun yerine, rakip partiye karşı sıkı önlemler almış. Open Subtitles و بدلاً من ذلك إقتحم الحزب السياسي المنافس
    Onun yerine, rakip partiye karşı sıkı önlemler almış. Open Subtitles و بدلاً من ذلك إقتحم الحزب السياسي المنافس
    Ama Onun yerine bana böyle kendine özgü bir şey yaptı. Open Subtitles ...... و بدلاً من ذلك ، قامت بصنع شئ شديد
    Onun yerine, ön yargılı olmayın, sizden ön yargılı olmamanızı istiyorum size böğürtlen getirdik. Open Subtitles و بدلاً من هذا الأن, أريدكم أن تفتحوا عُقولكم إفتَحوهاالأنهُنا... لقد أحضرنا لكُم التُوت.
    Sessizlik oluşturmak yerine her şeyin sesini tuhaflaştırdı. Ama bu oldukça iyi bir ilerleme. Open Subtitles . و بدلاً من قتل الصوت . كل شئ أصبح صوته غريباً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more