"و تعذيب" - Translation from Arabic to Turkish

    • ve işkence
        
    Bu sadece cinayet değil, aynı zamanda parçalama ve işkence. Open Subtitles لم تكن جريمة قتل فقط, بل تشويه و تعذيب أيضاً
    Üzerinde çok sayıda bıçak yaraları, ciddi dayak ve işkence izleri varmış. Open Subtitles مع جروح طعنات متعددة و علامات تدل على ضرب و تعذيب شديد
    Bu sadece cinayet değil, sakatlama ve işkence etme. Open Subtitles لم تكن جريمة قتل فقط, بل تشويه و تعذيب أيضاً
    İnsanoğlunun eziyet ve işkence için - kullandığı şeylere hayranmış. Open Subtitles للأدوات التى تستطيع بها ارهاق و تعذيب الإنسان
    Kedimi çaldı ve işkence edip, öldürdü. Open Subtitles لقد قام بسرقة و تعذيب و قتل قطتي
    Kedimi çaldı ve işkence edip, öldürdü. Open Subtitles لقد قام بسرقة و تعذيب و قتل قطتي
    O köstebek, Reddington'ın kaçırılmasına ve işkence görmesine neden olan istihbaratı sızdırdı. Open Subtitles التي ادت الى إختطاف و تعذيب (ريدينغتون) إنها عملية رياضية سهلة (هارولد)
    Aynı zamanda Abigail McDeere'ı kaçırmak ve işkence yaptırmakla. Open Subtitles كذلك خطف و تعذيب "آبــى مكدير".

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more