Yürüyüşe çıkmıştım, ayağım takıldı ve başımı kaldırıma çarptım. | Open Subtitles | خرجتُ للترجل، تعثرت، و صدمت رأسي بالطوق |
Bir arkadaşla beraber gidiyorduk ve Emily'nin arabasına çarptım. | Open Subtitles | كنت بالسياره مع صديق و صدمت سيارة "إيميلي" |
Ve yaşlı bir bayana yanlışlıkla çarptım. | Open Subtitles | و صدمت هذه السيدة المسكينة |
Birine çarptım. | Open Subtitles | و صدمت شخصاً ما |
Birilerine çarptım. | Open Subtitles | و صدمت شخصاً ما |
Bayan Roser'ın mail kutusuna çarptım. | Open Subtitles | . (و صدمت صندوق بريد السيدة (روسر |