"و قالت لي" - Translation from Arabic to Turkish

    • söyledi
        
    • ve
        
    Evet, ve uzun bir davayı sürdürecek kadar istekli olmadığını söyledi ve, ah... Open Subtitles و قالت لي أنها لا تملك إرادة لهذا و لن تتحمّل محاكمة طويلة كم؟
    Bana nerede yemekte olduğunu söyledi. - ve onu görmeye gittim. - Dalga geçiyorsun. Open Subtitles و اتصلّت بإبنتها, و قالت لي اين هي تتناول العشاء, و ذهبت لرؤيتها.
    Yollarımızı ayırdık. Aslında, beni terk etti. Başka birine âşık olduğunu söyledi. Open Subtitles لا، لقد افترقنا في الحقيقة لقد تركتني و قالت لي أنها تحب شخص آخر
    ve annem bunun en kötü anlarımda bile beni, daima koruyacağını söylemişti. Open Subtitles و قالت لي امي انه سوف يحميني دائما حتى في اسوء الظروف
    Bu yüzüğü bana annem verdi ve onu eşim olacak kişiye takmamı söyledi. - O eşim olamaz! Open Subtitles أمي أعطتي الخاتم و قالت لي أن أعطيها للفتاة المناسبة
    Ama Judy Nash beni aradı ve senin mutlu olmadığını, senin aslında evli olduğun adama değil, bana âşık olduğunu söyledi. Open Subtitles و لكن جودي اتصلت بي و قالت لي أنك غير سعيدة أنك تحبينني أكثر من الرجل الذي تزوجته
    Karımı sağ görmek istiyorsam dediklerinin hepsini aynen yapmam gerektiğini söyledi. Open Subtitles و قالت لي لو أردت رؤية زوجتي حيه يجب أن أفعل كما تقول
    Jill Tankard, beni depoya götürdü ve saf istihbarat diye bir şeyin olmadığını söyledi. Open Subtitles جيل تانكارد تحدثت إلي بداخل ..الأرشيف و قالت لي بأنه لا يوجد استخبارات نزيهة
    Orada en sonda bir şeyleri, özel şeyleri hatırlamaya başladı ve bana bir şey söyledi. Open Subtitles نعم, في النهاية بدأت بتذكر أشياء أشياء معينة, و قالت لي شىء يخصني لكني لست متأكدة بما قالت
    Her neyse, bunu biliyordu ve Tanrı'nın isteğine karşı gelmekle gibi bir şeyler söyledi. Open Subtitles على أى حال, هي علمت بالآمر و قالت لي هذا شيئاً حول ضد مشيئة الله
    Jacs'le görüştüm, yarın için bir şeyler planladığını söyledi. Open Subtitles لقد رأيت جاكس و قالت لي انها تحظرخطة لغداً
    Her şeyi satmamı söyledi evimi, dükkanımı, arabamı. Open Subtitles و قالت لي . بأن أبيع كل شئ . منزلي , متجري , سيارتي
    Bana yedekleri nerde sakladığını söyledi. Open Subtitles و قالت لي أين تحتفظ بالمفاتيح الإحتياطية
    Biliyorsun, biraz önce Koç Greggory ile konuştum ve o da Maggie'nin ağlak bir vajina olduğunu söyledi. BERBAT M. Townsend - ABD Open Subtitles لقد تحدثت مع المدربة غيريغوري قبل البداية و قالت لي بأن ماغي تميل أحياناً لأن تكون عاهرة متذمرة.
    Tuhaf bir kadın beni koridorda yakaladı ve söyledi. Open Subtitles لقد أتت لي إمرأة غريبة في الصالة و قالت لي
    Fotoğraf makinasını aldı ve "Biraz geri git!" deyip duruyordu. Open Subtitles أحضرت كاميرتها و قالت لي ارجعي قليلا للوراء
    Kamera elindeydi ve bana sürekli "Biraz arkaya git" diyordu. Open Subtitles أحضرت كاميرتها و قالت لي ارجعي قليلا للوراء

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more