Bu, üniversite tarafından bana verilen deneysel bir ilaç ve duyularımı karıştırdı. | Open Subtitles | لقد كانت تجربة طبية أعطيت لي من الجامعة و قامت بالعبث بحواسي |
Sonra annem buldu onu ve kardeşimin odasının kapısına çaktı. | Open Subtitles | و أمي وجدتها و قامت بتثبيتها على باب غرفة نومه |
Annesine söyledi. Annesi bana bağırdı ben de kızıma bağırdım, ve evden kaçtı. | Open Subtitles | و قامت بإخبار أمها, وأمها صرخت بي وأنا صرخت بإبنتي , فهربت ابنتي |
onu giydi ve bu ona işkece etti, onu deliye çevirdi. | Open Subtitles | لقد وضعها عليه و قامت بتعذيبه صيرته للجنون |
Başkan ona nerede olduğunu sordu, o da her kayıp kızın yapacağı şeyi yaptı. | Open Subtitles | لقد سألها الرئيس عن مكانها و قامت بما ستفعله أية طفلة ضائعة مكانها |
Malika eline geçen ilk şeyi aldı ve ona attı. | Open Subtitles | ماليكا حملت اول شيء استطاعت اخذه و قامت برميه عليه |
Melek gibi bir sesi vardı ve şehrin her yerindeki kulüplerde şarkı söylerdi. | Open Subtitles | كانت تمتلك صوت عذب و قامت بالغناء في النوادي في كل أرجاء المدينة |
Bunun ona daha çok kararlılık verdiğini gördüm ve tekrar tekrar denedi. | TED | لاحظت أن ذلك أعطاها عزماً أكثر، و قامت بمحاولة تحقيقه مرة تلو المرة. |
Sonra çesit çesit çizimler yapmaya başladı. Renkli tasarımlar ve boyama kitapları yapar. | TED | فقامت برسم أشكال مختلفة و قامت بتنسيق الألوان و دفاتر للتلوين |
Sonunda hükümet dinledi, ve inanılmaz olarak yasalarını değiştirdiler. | TED | ولكن أخيراً, أصغت الحكومة إلينا و قامت بتغيير القوانين بشكلٍ مثير للدهشة |
Yine ifadesine göre, bu durumda yerini değiştirmiş ve yer göstericiye de şikâyette bulunmuş. | Open Subtitles | و قالت أنها قد تركت مقعدها و قامت بالشكوى إلى الحارسة |
Ayrıca FBI onu iki kez para karşılığı adam öldürme için soruşturmuş. | Open Subtitles | و قامت المباحث الفيديرالية بإستجوابه مرتين لإشتباهه في عمليات قتل مأجور |
...ve piliç de Mercedes'ini getirmiş, onu ata bağlamış ve atı çıkarmış. | Open Subtitles | و قامت الدجاجه بأخذ المرسيدس وربطتها في الحصان وأخرجته |
onu suçlayabileceğin çok fazla şey olabilir ama bu olayda onu çok zor bir pozisyona sokmuşsun gibi görünüyor ve o da elinden geleni yaptı. | Open Subtitles | أعني هنالك الكثير من الأمور التي يمكنك لومها عليها لكن في هذه الحالة يبدو بأنك وضعتها في وضع مريع و قامت بأفضل مالديها |
Piyasaya tekrar dönmek istediğim merkezin kulağına gider gitmez Jo, bana Tallahassee'de rahat bir iş teklif etti. | Open Subtitles | و قامت جو بعرض عمل لدي في تالاهاسي و هذا أفضل جزء |
Piyasaya tekrar dönmek istediğim merkezin kulağına gider gitmez Jo, bana Tallahassee'de rahat bir iş teklif etti. | Open Subtitles | يبدو أن الشركة عرفت بمجيئي و قامت جو بعرض عمل لدي في تالاهاسي |
JT de aynısını yaptı. | Open Subtitles | قام جي تي بفعل نفس الشئ و قامت الخيارات بأخذ كل شئ من والدي |
- Bana da aynısını yaptı. Mesajlarımı okudu. | Open Subtitles | قد فعلتها أيضاً معي و قامت بقراءة رسائلي |