"و كأنّها" - Translation from Arabic to Turkish

    • gibi
        
    • sanki
        
    sanki daha önce hiç kimse tatlı arabasını devirmemiş gibi konuşuyor. Open Subtitles و كأنّها المرّة الأولى الّتي يصطدم فيها أحدٌ بعربة نقل المُحلّيات
    Hayır, bekle. Anlaştıkları gibi öğleye kadar yayına devam etmesi gerekiyor. Open Subtitles كلاّ، مهلاً يجب أن نبقيها تستقبل الرسالة و كأنّها موافقة على ذلك
    Güzel bir şey söylemiş gibi gülümsesen iyi edersin. Open Subtitles لعلّكَ تريدُ أن تبتسم و تضحك و كأنّها قالت أمراً ساحراً.
    - Odamdaki bütün metal eşyalar bir araya gelmişler gibi zeminde bir yerde kümelenmiş haldeydi. Open Subtitles ما الذي فعلتْه؟ كانت كلّ الأغراض المعدنيّة متجمّعةً في كومةٍ على الأرض، و كأنّها كانت تجمعها.
    Kadın sınıfa girdiğinde tüm oğlanların IQ'su 50 puan birden düşüyor sanki. Open Subtitles و كأنّها تنقص 50 نقطة من معدّل ذكاء كلّ شخص يراها عندما تمشي في الغرفة
    sanki gerçekten umursuyormuş gibi soru sorup durur. Open Subtitles و إنّما تستمرّ بطرح الأسئلة و كأنّها تهتمّ فعلاً.
    Onun bir gün yolda yürüdüğü ve arabanın ona çarpması gibi. Open Subtitles و كأنّها تمشي في أحد الأيام و صدمتها سيارة.
    Bana sanki ölü askerlerin hıçkırıkları gibi geliyor. Open Subtitles بالنسبة لي، تبدو و كأنّها استغاثات جنود موتى
    Hep düşündüm ki, eğer bu olay kapanırsa gerçekten kapanmış gibi hissederim. Open Subtitles لطالما تساءلت إن كانت هذه القضيّة ستنتهي يوماً كانت تبدو و كأنّها انتهت
    Ondan sanki çöpe atar gibi kurtulmana izin vermeyeceğim. Open Subtitles لن أدعك تتخلّص مِنها و كأنّها شئ يَجب أن يُرمى
    - Uyuşturucu almış gibi görünüyor. Open Subtitles لقد بدت.. و كأنّها تحت تأثير عقار ما أجل
    - Et deposu ya da öyleydi, her neyse. Şimdi çok iyi bir şekilde depolanıyor aynı Nirvana gibi. Open Subtitles إنّها جيدة بالتخرين و كأنّها نهاية قوس قزح.
    "Sonuçta Dillard'dan geldi" dedi. Meslek yüksek okuluna falan gitmişim gibi. Open Subtitles "لقد قالت " هي من جامعة ديلارد و كأنّها مدرسة لحام
    Bilgisayarlarımızı en hızlı bir şekilde yeniden konumlar konumlamaz beyinsel aktivite bu yeni aracı sanki bu da primat vücudunun bir parçasıymış gibi ifade etmeye başlar. TED ما إن قمنا بأعداد حواسيبنا، تغيّر النّشاط الدماغيّ ليبدأ في تمثيل هذه الآداة الجديدة و كأنّها هي أيضا جزء من أجزاء الجسم.
    Daha öncede dediğim gibi, bu hareketli dünyada keşfetme fikri sanki uzay seyahetlerinde karşılaşabilecek bir şeymiş gibi geliyor ama bu doğru değil. TED كما قلت سابقا، فكرة الاكتشاف في هذا العالم المنشغل الذي نعيش فيه تبدو و كأنّها أمر لا يمكن حدوثه إلاّ في السفر في الفضاء الآن، لكن الأمر ليس صحيحا.
    Tabi burada, 1 milyon gibi geliyor insana. Open Subtitles " بالطبع ستكون في هذا البلد و كأنّها " مليون
    Yani aynı evrim gibi. Open Subtitles إذاً, الأمر يبدو و كأنّها عمليّة تطوّر.
    Bana acıyarak bakmıştı. sanki şöyle diyordu, "Benim hayatım harika ve seninse... Open Subtitles نظرتْ إليّ بشفقة، و كأنّها تقول حياتي غايةٌ في الروعة، و أنتَ لا شيءَ لديك.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more