"Onu kimse öldürmedi. Sadece kalbi durdu ve öldü." | Open Subtitles | لم يقتله أحد أصيب بسكتة دماغية فحسب و مات |
"Onu kimse öldürmedi. Sadece kalbi durdu ve öldü." | Open Subtitles | لم يقتله أحد أصيب بسكتة دماغية فحسب و مات |
Pekâlâ, tamam ben bir adamın ağzına silahı dayanmış olabilirim. - Kalp krizi geçirdi ve öldü. Ne olmuş? | Open Subtitles | حسناً لقد وضعت مسدساً في فم أحدهم و أصيب بجلطة و مات ماذا في ذلك ؟ |
Bunlar da bize yardımcı olacak modeller, Roger ve Matt. | TED | وهؤلاء عارضونا سيقومون بمساعدتنا روجر و مات |
Sonra hastane baskını yaptım ve Matt'le Charlie Herstis öldü ve içmeye başladım. | Open Subtitles | و كنت أعمل في المشفى و مات و شارلي هيرتس ذهبوا وبدأت في الشرب |
İşte, dört milyar yıldır, bütün dünyada yaşamış ve ölmüş her şey iki ilkeye bağlıydı: Doğal seçim ve rastlantısal mutasyon. | TED | فلمدة أربعة مليارات سنة كل ما عاش و مات على هذا الكوكب خضع لمبدأين أساسيين الاصطفاء الطبيعي و الطفرات العشوائية |
Çünkü eğer şeytan çıkarmaya izin verdinizse ve öldüyse cinayete ortak olmaktan tutuklanabilirsiniz. | Open Subtitles | لأنه ان منعت عمليات طرد الارواح و مات بسببها يمكنني ان أتهمك بالشراكة في جريمة قتل |
Yine de bir süre öylece baktı bana, ... sonra yavaşça uzandı ve öldü. | Open Subtitles | و حدق بي هكذا لوهلة و ثم تمدد ببطء و مات |
Geri dönüş yolunda 76. caddede lastiği patlayan birine yardım etmek için durunca araba çarptı ve öldü. | Open Subtitles | و في طريق العودة، توقّف في شارع '' 76 '' ليساعد رجلاً ثُقب إطار سيّارته فصدمته سيّارة و مات |
Yaşlanmayı yavaşlatmak için araştırma yaparken feci bir kaza yaşandı ve öldü. | Open Subtitles | حيث دراسة عن تاخير الشيخوخة, كان هنالك حادثة و مات |
O bir polis çatışmada yakalanmış ve öldü var. | Open Subtitles | لقد حصل إطلاق نار مع الشرطي و مات |
Sonra kanser oldu ve öldü. | Open Subtitles | وبعد ذلك عمي أصيب بالسرطان و مات |
Birkaç sene önce hastalandı ve öldü... evinin rahatlığı içinde... karısı ve çocukları yanındayken. | Open Subtitles | ... مرض قبل عدة سنوات و مات ... أثناء راحته في منزله محاطاً بزوجته و أطفاله |
Ondan sonra, hiç bir şey yemedi ve öldü. | Open Subtitles | بعد ذلك, لم يأكل شيئا و مات |
Fişlerine uzandı ve öldü. | Open Subtitles | أخذ شرائحه و مات بعدها |
Yasağı çiğnediği için Jealous parçalara bölündü ve öldü. | Open Subtitles | جيلوس سقط إلى أشلاء و مات |
Scott'ın, Richardsonların ve Matt Daly'nin peşinden gittin. | Open Subtitles | ذهبت خلف سكوت , الـ ريتشردسنز و مات ديلي |
Eminim Ben Affleck ve Matt Damon oynar. | Open Subtitles | اذا انا متاكد انهم سيكونون " بن افليك و مات ديمون " |
ve Matt Saracen, bizi eyalet şampiyonluğuna taşıyamaz. | Open Subtitles | و مات سارسين لن يأخذنا لبطولة الولاية |
Eşsiz babamız, kollarını aç, en saf şövalyelik duygularıyla yaşamış... ve ölmüş olan bu ruhu kabul et. | Open Subtitles | رب السموات ، افتح يديك لتلقى الروح لرجل عاش و مات من أنقى الفرسان subtitled by : Sonson Soayed |
Bir saat sonra kaza yapmış ve ölmüş. | Open Subtitles | بعد ساعَة، اصطدمَت سيارتهُ و مات |
Çünkü eğer şeytan çıkarmaya izin verdinizse ve öldüyse cinayete ortak olmaktan tutuklanabilirsiniz. | Open Subtitles | و مات بسببها يمكنني ان أتهمك بالشراكة في جريمة قتل |