Hayatımızı kurtardığın için teşekkür etmek istiyor, ve artık seni kıskanmadığını göstermek istiyor. | Open Subtitles | يريد أن يشكرك لإنقاذنا و يريد أن يُظهر نفسه بأنه لا يغار منك |
Artık daha fazla özür istemiyor. Yaşlı herifin bu gece ölmesini istiyor. | Open Subtitles | يقول لا مزيد من الاعذار و يريد أن يموت الرجل العجوز الليلة |
Motokros yarışlarından hoşlanıyor ve ileride mimar olmak istiyor. | TED | و سباق الدراجات الحر, و يريد أن يصبح معماريا. |
Ray Keene telefon açtı. Başkanın hedef olduğunu söyledi. Seninle konuşmak istiyor. | Open Subtitles | راي كين على الهاتف يقول أن الرئيس ليس الهدف و يريد أن يتكلم معك |
Web sitemizdeki Cehennem Evi'ni okumuş film haklarını almak istiyor. | Open Subtitles | لقد قرأ كل شيء عن المنزل المسكون على موقعنا و يريد أن ينال حقوق تصوير فلم عنه |
Bu kötü bir şey ve bizim korkmamızı istiyor. Yada sadece bizi istiyor. | Open Subtitles | و هو ليس صدى موت انه أسوأ بكثير، و يريد أن يخيفنا |
Daha zeki olduğunu ve beni yenebileceğini göstermek istiyor. | Open Subtitles | و يريد أن يظهر لي أنه أذكى مني و يمكنه أن يتفوق علي |
Benden daha zeki olduğunu ve benim oyunumda beni yenebileceğini göstermek istiyor. | Open Subtitles | و يريد أن يظهر لي أنه أذكى مني و يمكنه أن يتفوق علي |
Ve Norah'ın onu bir daha görmek istememesi muhtemel olduğundan ondan şahsen özür dilemek istiyor. | Open Subtitles | ويدري أن نورا لا تريد رؤيته و يريد أن يعتذر إليها شخصيا |
Evet, ama belki de yıldönümümüz gelince düşünmeye başladı ve yeniden denemek istiyor. | Open Subtitles | نعم لكن ربما مع اقتراب ذكرانا بدأ يفكر بالأمر و يريد أن يحاول مجددا |
- Evet, duymuşsundur. Tıp fakültesinde okuyor, tıpkı babası gibi olmak istiyor. | Open Subtitles | أراهن أنك قد سمعتهم، أنه يدرس الطب الآن و يريد أن يصير كوالده |
Yaşı ilerliyor ve doğru olanı Tanrıyla yapmak istiyor. | Open Subtitles | لقد كبر في العمر و يريد أن يتصالح مع الرب. |
İtfaiyeciydi ve gücünü geri kazanmak istiyor. | Open Subtitles | و الآن لا يتسطيع العمل إنه يريد مقاومة الحرائق و يريد أن يستعيد قوته |
Sevgili kardeşim kellemi tabakta istiyor ve Papalık tacını o takıyor. | Open Subtitles | أخي العزيز يُريدُ رأسي على طَبَق و يريد أن يضع تاج البابويّة على رأسه |
Dinleyin, Bloomingdale'de işten ayrılmak üzere olan bir arkadaşım var ve bütün indirimini kullanmak istiyor. | Open Subtitles | لدي صديق في "بلومينجدال" سيستقيل غداً و يريد أن يستغل خصمه الخاص |
Bay Kamali bahçesini genişletip balıklarından kurtulmak istiyor. | Open Subtitles | السيد "كمالي" يوسع حديقته و يريد أن يتخلص من الأسماك |
Oltanla balığın onda kalmış ve onları geri vermek istiyor. | Open Subtitles | ...هو لديه صنارتى و سمكتك و يريد أن يُرجعهم |
Bu akşam beni gerçek bir yemeğe çıkarmak istiyor. | Open Subtitles | و يريد أن يأخذني إلى عشاء حقيقي الليلة |
Bu akşam. Sabah bizimle görüşmek istiyor. | Open Subtitles | الليلة و يريد أن يرانا في الصباح |
Konuşamıyor ama aktör olmak istiyor. | Open Subtitles | لا يستطيع الكلام و يريد أن يصبح بطلا |