"يأتي وقت" - Translation from Arabic to Turkish

• zaman gelir
• an gelir
• an gelecek
• vakti geldiğinde
• zamanı geldiğinde

Herkesin hayatında yaptıklarının sorumluluğunu alması gerektiği bir zaman gelir.
وهناك يأتي وقت عندما يكون لديك ل تحمل المسؤولية لنفسك.

Hayvanlar aleminde, bir zaman gelir ve artık nesillerini devam ettirme zamandır.
في حياة كلّ حيوان، يأتي وقت عندما يفكّر في التناسل

Her rodeo boğasının belli bir zaman geçtikten sonra artık işe yaramayan ve değersiz bir et parçasından farksız olduğunu kabul etmesi gereken bir zaman gelir.
يأتي وقت في حياة كل ثور من مصارعة الثيران حينما يعلم أنه ليس ذو نفع ومجرد قطعة لحم

Her ilişkide bir sonraki önemli adımın atılacağı bir an gelir.
بكل علاقة, يأتي وقت تأخذون به الخطوة المهمة التالية

Bazen öyle bir an gelir ki artık yalan söyleyemezsin, değil mi?
تعلمين أنّه يأتي وقت... .. لا تعودين قادرة بعده أن تكذبي، صحيح؟

Öyle bir an gelecek ki tükenme noktasına ulaşacak ve vazgeçmek isteyeceksiniz.
سوف يأتي وقت عندها تصل الى نقطة الانهاك وسترغب في الاستسلام.

Yatma vakti geldiğinde insomnia mağdurları stres duymaya başlar.
يأتي وقت النوم، ويشعر المصابون بالأرق بالتوتر.

Ama yemek zamanı geldiğinde, herkes masaya oturuyor.
ولكن عندما يأتي وقت العشاء يأتي الجميع ويجلس على الطاولة

Bir insanın yapabileceği her şeyi başarmış olduğu bir zaman gelir.
هناك يأتي وقت... ... عندما رجل أنجزت كل ما يمكن القيام به.

Oh, bilemiyorum. "Daha fazla sızlanmayacağım" diyeceğin bir zaman gelir mi?
ألن يأتي وقت يقول فيه الانسان : " لن أشتكي بعد اليوم " ؟

Bilirsin herkesin kariyerinde bir zaman gelir masa başı işe atanırlar.
أنتِ تعلمي... .. يأتي وقت في الحياة المهنية لنا جميعًا

Hırsız, öyle bir zaman gelir ki, mücevher artık parlamaz altın parıltısını yitirir ve taht odası hapishaneye döner ve geriye tek kalan ise bir babanın evlat sevgisidir.
يأتي وقت أيها اللص ...عندما تتوقف الجواهر عن التألق ...عندما يتوقف الذهب عن اللمعان... ...و كل ما يبقى هو حب الأب للأبناء

Constance, her erkeğin hayatında bir zaman gelir... elini ateşe sokması... ve sahip olduğu özellikleri anlaması gerekir.
يا (كونستانس) في حياة كل رجل يأتي وقت... يجب عليه أن يدخل يده في النار حتى يعرف ما صنع

Bir an gelir ki bir şeyi yeterince uzun yaptığında, başka bir şey yaptığını gerçekten hayal edemezsin.
يأتي وقت ترغب به أن تقوم بعمل لوقت طويل كفاية لا تستطيع حقاً تخيل فعل أي شيء آخر, تعرفين؟

an gelir, kılıcınızı bırakmak zorunda kalırsınız.
لابد أن يأتي وقت تضع فيه السيف جانباً

Beyler, bir erkeğin hayatında bazen karşı çıkacağı bir an gelir..
-لا! شباب، وهناك يأتي وقت في حياة الرجل عندما لديه لاتخاذ موقف.

Diyorum ki her genç adamın hayatında bir an gelir ve artık babasını bir otorite olarak görmeyi bırakır ve sadece bir...
أقوله... هناك يأتي وقت في حياة كل شاب و عندما يتوقف عن دفع والده حتى على قاعدة التمثال

Her kampanyada, hisse senetlerini almanız gereken bir an gelir.
في كل حملة يأتي وقت للتوقف

Öyle bir an gelecek ki kimin yaşaması kimin ölmesi gerektiğine karar vermeniz gerekecek.
سوف يأتي وقت عندها عليك ان تقرر من يعيش ومن يموت هناك.

Artık burada olamayacağım bir an gelecek.
و سوف يأتي وقت لن أكون موجود به هنا.

Yemek vakti geldiğinde beni uyandır.
و عندما يأتي وقت الطعام أيقظني، هل تفعل؟

Ve yolları ayırma zamanı geldiğinde alışkanlığının da aşkının da üstesinden gelemezsin.
وعندما يأتي وقت الافتراق لا يمكنك ترك حبّك والرحيل