"ahbap arabam park ettiğim yerde değil ama Allah'a şükür iyiyiz" var. | Open Subtitles | لدي .. يارفيقي لقد وقفت سيارتي لكن حمداً لله لم نصاب بأذاى |
- Ben uyuşturucu kullanmam. - Bu uyuşturucu değil ahbap. | Open Subtitles | أنا لا اتعاطى المخدرات - انها ليست مخدرات، يارفيقي - |
Güzel sohbetti, ahbap. Gerçekten de bir şeyleri çözmeyi başardık. | Open Subtitles | مناقشة جيّدة، يارفيقي أشعر بأنّنا وصلنا لمبتغانا |
Bu bütün yeşil çay ve balık yağları buradan, Dostum. | Open Subtitles | الأمر كله شاي أخضر وزيت السمك من الآن وصاعداً يارفيقي |
Selam eski Dostum, seni gördüğüme sevindim falan işte. Şuraya bak. | Open Subtitles | مرحبا، يارفيقي ، لقد إجتمعنا وعزفنا موسيقى الجاز، إسمعني، |
Klas olmanın bana yardımı olmayacak, kanka. Bu surata kaldım! | Open Subtitles | الفخر لن يساعدني يارفيقي أنا ملتصق بهذا الوجه |
Bana bir iyilik yap, ahbap. Uzak dur. | Open Subtitles | إعملْ معروفا لي يارفيقي أبق علىِ مسافه بينناَ |
Sen bu şeyi bütün gün vücudundan atıyorsun, ahbap. | Open Subtitles | هذا براز ليس إلا تجْرف هذا طيلة اليوم , يارفيقي |
Bu sisin içeriye sızmasını engellemeliyiz, ahbap. | Open Subtitles | ونمنع هاذا الضباب من التسرب إلى هنا, يارفيقي |
Yardımın için teşekkürler ahbap. | Open Subtitles | حسناً. شكراً على المساعدة يارفيقي |
- Burada seni tanımayan yok ahbap. | Open Subtitles | حسناً، الجميع يعرف من أنت يارفيقي |
Merak etme ahbap, param var. | Open Subtitles | يارفيقي لاتقلق, لدي مال |
- Tamam, ahbap, çık oradan. | Open Subtitles | - حسنا يارفيقي تعال هنا بالخارج |
Bu dünyadan bir süre koptuğunu biliyorum Dostum ama insanları hâlâ öldürüyoruz. | Open Subtitles | أعرف أنك لم تكن في اللعبة لفترة , يارفيقي.. لكننا مازلنا نقتل الناس |
Kızı elleyip duruyor! Hey, Dostum! Burası halka açık bir yer! | Open Subtitles | أنظري إلى ذلك , إنه مندفع عليها يارفيقي , إنه منتدى عام هنا |
- Hoşça kal. Charlie amca. - Görüşürüz, Dostum. | Open Subtitles | الى اللقاء , عمي تشارلي اراك قريبا يارفيقي |
Sevgili Dostum, Majisteryum'un her yerde otoritesi vardır. | Open Subtitles | يارفيقي العزيز، السلطة التعليمية لها سلطة في جميع الأنحاء. |
Odandaki posterler, senin kız arkadaşın değil Dostum. | Open Subtitles | اوه.يارفيقي.انت لاتسطيع ان تطلق على الملصقات في غرفتك حبيباتك |
İnan bana Dostum, bunu görünce seninle aynı tarafta olduğumuzu anlayacaksın. | Open Subtitles | ثق بي , يارفيقي بعدأنترىهذا ... ستعرف أننا في نفس القارب |
Duymamış olamazsın kanka. | Open Subtitles | لابد أنه لم تصلكَ المذكرة، يارفيقي |
Sarcone hazır olduğunda bana bildirecek, adamım. - Aceleye getirme. | Open Subtitles | ساركون سوف يخبرني عندما هو يكون مستعد يارفيقي |