"يا سيدى" - Translation from Arabic to Turkish

    • efendim
        
    • bayım
        
    Evet efendim. Daha bebekler. Sarı saçlı küçük bir kız. Open Subtitles أجل يا سيدى , مجرد رضيعتين بنات بشعر أصفر ذهبى
    -Teşekkür ederim, efendim. -Yola çıkmaya hazır mısınız, Albay? Hayır, teşekkür ederim. Open Subtitles شكراً لك يا سيدى هل أنت مستعد للرحيل , أيها العقيد ؟
    Hayır efendim, hatırladığım kadarıyla hayır. - Genellikle şarap içer miydi? Open Subtitles لا يا سيدى, لا اتذكر هل هو يشرب النبيذ عادة ؟
    - Tüm motorlar dursun! Kayığı ayırın. - Peki efendim. Open Subtitles جميع المحركات تتوقف , إخرج الزورق الصغير نعم يا سيدى
    Söylememiştin ya bayım yine de gördüğümde sıradan bir polis olmadığını anlamıştım. Open Subtitles انت لم تقل هذا يا سيدى ولكنى علمت انك لست شرطى نظامى
    - Bunları da odalarına kilitleyin. - Peki efendim. Götürün. Open Subtitles إحبسهم فى غرفهم نعم يا سيدى , خذهم من هنا
    Hayır efendim. Asıl benim elimi yolları üzerine koymamam gerekirdi. Open Subtitles كلا يا سيدى كان يجب ألا أضع يدى على القضبان
    - Eski günlerde. - Sizi burada görmeyi beklemiyordum efendim. Open Subtitles الأيام الخوالى لم أتوقع أن أجدك هنا , يا سيدى
    Bekçi köpeğine ihtiyaç olduğunu düşündüm, efendim. Hem, Damien onu çok seviyor. Open Subtitles أعتقدت أنه يمكننا أستخدام كلب حراسه جيد يا سيدى و داميان يحبه
    Orada çok kar var. Ben hiç kar görmedim ki efendim. Open Subtitles الجليد سيكون عميقاً ولكن لم أرى الجليد أبداً , يا سيدى
    Afedersiniz efendim, ama York'tan çok acil bir mesaj var. Open Subtitles معذرة يا سيدى لكن هناك رسالة عاجلة جداً من يورك.
    Asla sizi ve Konsey'i utandıracak bir şey yapmam, efendim. Open Subtitles انا لن افعل اى شيىء لاحراجك مع المجلس يا سيدى
    - Hey, çek şunu şurdan, "Danazor." - İzninizle, efendim. Open Subtitles ابعد هذا من هنا ايها المعتوه لو سمحت يا سيدى
    - Bu olanaksız, değil mi? - Evet, efendim. Devreler patlamış olmalıydı. Open Subtitles أليس هذا مستحيلا نعم يا سيدى ، لم تكن الأجهزة تحتمل هذا
    -Ama gezegeni tehlikeye atacak bir şey yapmayacaktır. -Emin değilim, efendim. Open Subtitles لكنه لن يعرض الكوكب للخطر لست واثقة من هذا يا سيدى
    Kesinlikle büyük bir gemi efendim. Ve hiç gücü yok. Open Subtitles بالتأكيد هى سفينه كبيره يا سيدى وهى بدون قوه كهربائيه
    Buldum, efendim. Bu koridordan devam edin ve iki kat yukarı çıkın. Open Subtitles لقد وجدتها يا سيدى ، إدخل من هذا الممر ثم لأعلى بطابقين..
    Günaydın, efendim. Servise neyle başlamamı istersiniz? Portakal suyu, kahve? Open Subtitles صباح الخير يا سيدى ماذا اقدم لك,عصير البرتقال او القهوه؟
    Metro Şehri üzerinde uçan tanımlanamayan bir cisim tespit ettik, efendim! Open Subtitles نحن نتعقب جسم مجهول الهوية يا سيدى يطير فوق مدينة مترو
    Onur duydum, efendim, ve sizinle tanışmak bir şeref, Bay Poirot, gerçi sizi burada ilgilendirecek pek fazla bir şey olduğunu sanmıyorum. Open Subtitles انه لشرف لنا يا سيدى وهو شرف ايضا ان اقابلك سيد بوارو رغم اننى لا اجد الكثير مما قد يثير اهتمامك هنا
    Başka söyleyebilecek bir şeyim yok bayım. Biz bu genç bayanı tanımıyoruz. Open Subtitles ماذا يمكن ان نقول ايضا يا سيدى, نحن لا نعرف هذه الشابة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more