"يبحثون عنك" - Translation from Arabic to Turkish

• seni arıyor
• seni arıyorlar
• Seni arayan
• seni arıyorlardı
• Seni aradıklarını
• sizi arıyor
• seni arıyordu
• Sizi arayan
• seni aramaya
• Bakacakları
• seni aradığı
• senin peşinde
• seni arıyormuş
• sizi arıyorlar
• seni arıyorlardır

Aradan sonra geri dönmedim. Herkes seni arıyor.
لم أعد بعد الأستراحة الجميع كانوا يبحثون عنك

Dışarıda bir sürü insan seni arıyor, Marcos.
هناك الكثير من الناس يبحثون عنك يا ماركوس

İki adım öteye bile gidemezsin. Her yerde seni arıyorlar.
لا يمكنك الخروج فى وضح النهار , انهم يبحثون عنك فى كل مكان

seni arıyorlar, sevgili arkadaşım.
إنهم يبحثون عنك يا صديقي العزيز، لكننا سنلتقي مجددا

Bu harika! Peki ya Seni arayan adamlar ne olacak?
هذا عظيم , لكن ماذا بشأن الذين يبحثون عنك ؟

- seni arıyorlardı. Gelmedin. - Neden ilgileniyorsun?
انهم يبحثون عنك, و لم يرك احد و بم يهمك هذا؟

Bir gemi dolusu insan seni arıyor.
هناك سفينة كاملة مليئة بالرجال يبحثون عنك.

Bu insanlar ise seni arıyor. Sadece onların seni bulmasını istiyoruz.
إنهم يبحثون عنك ، و نريد أن نساعدهم لإيجادك

Polisler tüm dünyada seni arıyor.
ان الشرطة حول العالم اجمع كانوا يبحثون عنك

Yaptığın seçimleri anlamıyorum. Lanet olası polisler seni arıyorlar.
انا لا افهم اختياراتك.رجال الشرطة يبحثون عنك

Onlara böyle bir şeyin olamayacağını söyledim, ama şu anda seni arıyorlar.
لقد أخبرتهم لن يكون هناك طريقة لابد و انك متورط بشئ من هذا القبيل ولكنهم يبحثون عنك حالياً

Merkezden takım elbiseliler geldi, seni arıyorlar.
رؤوساء من المكتب الرئيسي قدموا يبحثون عنك

Seni arayan adamlar var, pek de iyi niyetli değiller.
هناك بعض الاشخاص يبحثون عنك و هم ليسوا لطيفين للغاية

Burada ne aradığını bilmiyorum sanırım sahanın dışına çıkmışsın... ..ve sanırım Seni arayan insanlar var.
أنا لا أعرف ماذا تفعل هنا أعتقد أنك غير معتقل وأعتقد أن هناك أناس يبحثون عنك

- Bu sabah Narkotik Şube geldi. seni arıyorlardı.
أتى أعوان مكافحة المخدرات هذا الصباح، كانوا يبحثون عنك

Seni aradıklarını sanmam şerif.
أنا لا أعتقد أنهم يبحثون عنك أيها المارشال

Bu aramayı yapmak istemezdim ama FBI sizi arıyor olabilir.
أنا أكره أن أقوم بهذا الأتصال لكن ربما المباحث الفيدراليّة يبحثون عنك

Orada mısın? İnsanlar seni arıyordu.
هل أنت موجودة ؟ هؤلاء الناس كانوا يبحثون عنك

Sizi arayan bazı öfkeli adamlar var.
هناك الكثير من الرجال الغاضبين يبحثون عنك

Gün yüzüne çıkmaya başladılar bile. Kim olduğunu bilmiyorlar ama seni aramaya çoktan başladılar.
أنهم حتى لا يعلمون من أنت ولكنهم يبحثون عنك بالفعل

Bakacakları ilk yer evin olacaktır.
منزلك في كوندي سيكون أول مكان يبحثون عنك فيه

Ülkedeki tüm ajanlar senin peşinde.
جميع المخبرين في هذا البلد يبحثون عنك

İnternette bir dedikodu dolanıyor, insanlar seni arıyormuş.
هناك تطور في الثرثرة عبر الإنترنت، ثمة أشخاص يبحثون عنك.

Hükümetim burada olduğunuzu biliyor. sizi arıyorlar.
حكومتى تعلم أنك هنا إنهم يبحثون عنك

Eminim Javier'in adamları şu an öldürmek için seni arıyorlardır.
أضمن لك بأن رجال خافيير يبحثون عنك لقتلك الآن.