"يبنوا" - Translation from Arabic to Turkish

    • inşa
        
    • yapmışlar
        
    • yapmaları
        
    Bahse girerim, buralara yeni binalar inşa etmekten kimse şikayette bulunmaz. Open Subtitles أعتقد أنهم لن يشتكوا من أحد لكي يبنوا البنايات في المنطقة
    Ama Babil Kulesi'ni planlayan akıllar kuleyi inşa edememişler. Open Subtitles لكن هؤلاء الذين تصوروا برج بابل لم يستطيعوا أن يبنوا برج بابل
    Köprüyü gerçekten inşa etmelerini mi istiyorsunuz? Open Subtitles هذا يعنى أنك تريد حقاً لهم أن يبنوا الجسر ؟
    İnsanların böyle binalar inşa edebileceğini bilmezdim. Open Subtitles أنا لم أعرف أن الرجال يمكنهم أن يبنوا شيئاً مثل ذلك
    Donuyoruz burada. Niye böyle bir oda yapmışlar ki? Open Subtitles إنه صقيع هنا، لما يبنوا غرفة كهذه؟
    Pip'in sırası geldiğinde, yeni bir salon yapmaları gerekecek. Open Subtitles حسنا، متى هو دور النواة، هم يجب أن يبنوا قاعة جديدة
    İnsanların böyle binalar inşa edebileceğini bilmezdim. Open Subtitles أنا لم أعرف أن الرجال يمكنهم أن يبنوا شيئاً مثل ذلك
    Tuzağa düşürüldü. Kendilerinde çok eminler, korunak bile inşa etmemişler. Open Subtitles لقد حوصرنا , إنهم واثقين من انفسهم إنهم لم يبنوا جدار دفاعي
    Neden bir karavanın sığmayacağı bir tünel inşa etsinler ki? Open Subtitles وهل يعقل أن يبنوا نفقاً لا يتسع لمنزل متنقل؟
    Düşmanlarını esir etti ve kendisi için onlara büyük duvarı inşa ettirdi. Open Subtitles لقد استعبد اعدائه واجبرهم على ان يبنوا له سوره العظيم
    Para içinde yüzdüklerinde, çok büyük evler inşa ettiler ve çölde tam bir lüks hayat yaşandı. Open Subtitles وبينما كان المال يتدفق استطاعوا أن يبنوا منازلاً كبيرة وأن يعيشوا بطراز حياة رفيع في هذه الصحراء
    Plastik kaplardan ve yosundan bir uzay gemisi inşa edebilirler. Open Subtitles يُمكنهم أَن يبنوا سفينة فضائية من أدوات المطبخ والطحالب
    O insanlar bu dergiyi inşa etmek için çok çalıştılar. Open Subtitles عليك أن تعلم أن هؤلاء الناس عملوا بجد لكي يبنوا هذه المجلة
    Yıkılma ihtimali yüzünde böyle bir yapıyı asla arka kapısı olmadan inşa etmezler. Open Subtitles لم يبنوا شيئاً كهذا دون مخرج خلفي في حالة الإنهيار، أليس كذلك؟
    Nasıl yaptılarsa gezegenin kendisine bir hiper ışık hızlı bir silah inşa etmişler Open Subtitles بطريقةٍ ما إستطاعوا أن يبنوا سلاحاً يُطلِق بسرعة الضوء , مبني بداخل كوكبهم نفسه.
    Mevzuat öyle gevşekti ki, 83 çöküğünden önce burayı inşa etmediler bile. Open Subtitles القانون لم يكترث لنا لم يبنوا لنا هذا إلا بعد الإنهيار الحاصل سنة 83
    Yoldan uzakta daha büyük bir kontrol noktası inşa etmek zorunda kaldılar, ama karşı koyduk. Open Subtitles كان لابد أن يبنوا أكبر نقطة تفتيش قبالة الطريق السريع، لكننا قاومنا.
    Geleneğe göre kötülükten korunmak için böyle evlerdeki duvarlar inşa edilirken içine kedi konarak örülür. Open Subtitles كان من العادة فيما بين الذين يبنوا منازل كهذا أن.. أن يخفوا قطة بين الحيطان
    Öyle ki henüz bir şey inşa etmediler, ancak bu oyunla oluşturulan bu planlardan herhangi birini kullanarak gerçek şehri inşa edebilirler. TED فهم لم يبنوا أي شيء بعد، ولكن يمكنُ استخدام واحدة من هذه الخطط التي صنعت مع هذه اللعبة لبناء المدينة الحقيقة في الواقع.
    İnsanoğlunun böyle şeyler inşa edebileceğini bilmiyordum. Open Subtitles ! لم أكن أظن أن باستطاعة بشر أن يبنوا شيئاً كهذا
    Almanlar işe yarar bir şeyler yapmışlar sonunda. Open Subtitles الألمان يبنوا أشياء لتدوم
    Kesinlikle bir kaykay parkı yapmaları gerekiyor. Open Subtitles يجب أن يبنوا متنزه للتزلج هُنا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more