"يتجمع" - Translation from Arabic to Turkish

    • toplanıyor
        
    • araya
        
    • toplansın
        
    • toplandığı
        
    • toplanıp
        
    • toplanın
        
    • toplanacağı
        
    • toplanırlar
        
    • toplanmasın
        
    • toplandıkları
        
    Bir şeyler oluyor. Sürü biz olmadan toplanıyor. Şunu bir inceleyelim. Open Subtitles هناك شئ ما، فالقطيع يتجمع بدوننا، لنتحقق من الأمر
    Ama bu herneyse, lenf düğümlerinde toplanıyor, bağışıklık sistemlerini savunmasız bırakıyor. Open Subtitles و لكن مهما كان فأنه يتجمع في العقد الليمفاويه ويتنازع مع نظامهم المناعي
    Gerçekten yoğun diyaloglarla tüm etkilenen paydaşlar bir araya gelerek ilişkideki çatlağı onaracak bir yol bulmalıydılar. TED وماهيتهم هي حقيقةً حوارات مكثفة، حيث يتجمع أصحاب المصلحة سوياً لإيجاد طريقة لإصلاح الخرق في القانون.
    Herkes kilisede toplansın. Open Subtitles الجميع يجب أن يتجمع فى الكنيسة.
    Sosyal ağ araçları, hikâyemizi duymak için seyircinin etrafında toplandığı TED أدوات التواصل الأجتماعي، إنها نيران المخيم الرقمية حيث يتجمع حولها الجمهور كي يسمع قصتنا.
    Her yıl, yılda bir kez Bergenlar Trol Ağacı'nın etrafında toplanıp mutluluğun tadına bakmak için bir tatil başlatmışlar. Open Subtitles مرة كل السنة يتجمع البيربونز حول شجرة الترولز ليتذوقو سعادة الترولز في إجازة يلقبوها ب
    Pekala, toplanın! Herkes toplansın! Buraya gelin! Open Subtitles الجميع يتجمع هنا , الجميع ياتي هنا
    Düşmanlarımızın etrafında toplanacağı bir sancak olacaktır! Open Subtitles إن كان لازال حياً فسيكون جداراً يتجمع حوله أعداؤنا
    Bu sığ bahçelerde, her yıl dev sübyeler yumurtlamak için toplanırlar. Open Subtitles كل سنة فى هذه الحدائق الضحلة يتجمع الحبار العملاق للبيض
    Önce şunun içini doldurmak lazım ki su buraya toplanmasın. Open Subtitles أولاً، يجب أن نملئ هذا الجزأ حتى لا يتجمع المزيد من الماء هنا
    Ama yine de her yıl yüzbinlerce Basra karabatağı üremek için burada toplanıyor. Open Subtitles لكن كُلّ سَنَة , يتجمع مائة ألف من طيورالسوقطر هنا للتَفْقيس.
    Çocuklar onu işini yaparken izlemek için etrafında toplanıyor. TED يتجمع الأطفال حولها ليشاهدوا عملها
    Markhor dağ keçileri, çiftleşme dönemi için toplanıyor. Open Subtitles "الماعز الجبلي" يتجمع من أجل لقائه السنوي.
    Günümüzde dünyanın farklı yerindeki insanlar yeşil, yaşanabilir, akıllı şehirler yaratmak için bir araya geliyorlar. TED والآن حول العالم في مواقع مختلفة، يتجمع الناس في فرق ليصمموا وليخلقوا نوع من المدن الخضراء الذكية.
    Kuşlar ayrıca avlanıyor, özellikle göçeden türler ve sulak alanlarda bir araya gelen ördekler. TED كما يتم صيد الطيور، خصوصًا الأنواع المهاجرة منها. والبط الذي يتجمع في المسطحات المائية.
    Çünkü çeşitli geçmişe sahip insanlar bir araya geldiğine, yapılanı olması gerektiği gibi yaptığında imkânlar sınırsız olur. TED لأنه عندما يتجمع ناس ذوو خلفيات متعددة، وعندما نبني الأشياء بطريقة سليمة، تصبح الاحتمالات لا حصر لها.
    Oh, herkes toplansın, yakınlaşın. Open Subtitles أرجو أن يتجمع الجميع ويقترب
    Güzel. Herkes toplansın! Open Subtitles جيد ، الجميع يتجمع
    dövüş sanatları ustalarının toplandığı bir yerdi. Open Subtitles إن هذا المكان هو المكان الذي يتجمع به الأشخاص الذين يكافحون لإتقان الفنون القتالية.
    Fakat kazların toplandığı yere kartallar da gelir. Open Subtitles ولكن حيث يتجمع الإوز, تتجمع النسور كذلك.
    Tören sona ererken insanlar suyun kıyısında toplanıp kendi ruhlarının ışığını ufak bir nesneyle nehre koyuyor. Open Subtitles و مع انتهاء الطقس يتجمع الناس عند حافة المياه لوضع نور أرواحهم
    Lütfen millet, toplanın. Open Subtitles من فضلك , الجميع يتجمع إقتربوا تعالوا
    Eğer hala yaşıyorsa, düşmanlarımızın etrafında toplanacağı bir sancak olacaktır! Open Subtitles إن كان لازال حياً فسيكون جداراً يتجمع حوله أعداؤنا
    Her Temmuz'da, yırtıcılar yılın en büyük ziyafeti için toplanırlar ama bu sadece birkaç hafta sürer. Open Subtitles كُلّ شهر يوليو ، يتجمع المفترسون لأكبروليمةفي السنة... . لكنَّها ستدوم فقط لبضعة أسابيع.
    Önce şunun içini doldurmak lazım ki su buraya toplanmasın. Open Subtitles أولاً، يجب أن نملئ هذا الجزأ حتى لا يتجمع المزيد من الماء هنا
    Ve Westminster Köprüsü'nde nizamlı bir şekilde toplandıkları görülüyor. Open Subtitles قد بدءوا يتكلمون" .. ويبدو أن هناك تشكيلاً منتظماً " .. يتجمع حول جسر ويستمنستر"

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more