"يتجنبني" - Translation from Arabic to Turkish

• benden kaçıyor
• görmezden
• cüzamlının etini
• benden uzak
• benden kaçınıyor

benden kaçıyor ama bir yere gitmiyorum.
إنّه يتجنبني ولكنني لن أذهب لأي مكان آخر

Ona babam gibi hissettirdiğim için benden kaçıyor.
إنه يتجنبني لأنني أشعره كما لو كان والدي

Ya Florida'ya taşındı ya da çok yapışkan, tuhaf biri olduğumu düşündüğü için benden kaçıyor.
إمّا أنّه في فلوريدا أو أنّه يحاول أن يتجنبني لاعتقاده أنّني غريب الأطوار كوني لزج ومن تلك الأمور وكوني وحيد

Her şey parçalanıyor ve her şeyi anlattığım tek kişi beni görmezden geliyor.
كل شيء ينهار و الشخص الوحيد اللذي اخبره كل شيء يتجنبني

Beni görmezden geliyor Katherine'nin bana zarar verecek kadar kıskanacağını düşünüyor.
إنـّه يتجنبني ، لأنّه يظن أنّ (كاثرين) على ما يكفي من غيرة لتؤذيني.

Tamam, peki, doğaüstü garanti bir yana benden uzak durduğunu düşünüyorum.
حسناً، لنضع المواضيع الخارقة جانباً، إنني أشعر بأنه يتجنبني

Derek benden kaçınıyor, fakat ben bunu tamamen Char'la ayrılığından dolayı diye düşünüyorum.
لقد كان (ديريك) يتجنبني ولكنّي ظننتُ أنّ هذا من جراء انفصاله عن (شار)

benden kaçıyor.
هو لم يتخطى الامر انه يتجنبني.

Sanırım benden kaçıyor. - Kafayı yemek üzereyim.
أعتقد أنه يتجنبني إني أفقد صوابي

Anılarını geri aldığından beri sürekli benden kaçıyor.
هو يتجنبني منذ أن أسترجع ذاكرته

benden kaçıyor, değil mi?
إنه يتجنبني ،أليس كذلك؟

Sanırım benden kaçıyor.
اعتقد بأنه يتجنبني

- Belki. Ya da benden kaçıyor.
ربما أو ربما يتجنبني

Ya beni umursamıyor ya da benden kaçıyor.
أما أنه يتجاهلني أو يتجنبني..

Ben benden nefret ediyor şimdi. Derste beni görmezden geliyor.
(بين) يكرهني الآن, إنه يتجنبني في الصف.

-Evet, Nate yine beni görmezden geldi.
-نعم , ذاك (نيت) , انه يتجنبني ثانية

Beni görmezden geliyor.
- إنه يتجنبني .

Beni görmezden geliyor.
إنه يتجنبني

Geçen ay benden uzak duruyordu. Başka bir kadınla görüştüğünü sandım.
كان يتجنبني الشهر الماضي، إعتقدتُ أنّه كان يواعد إمرأة أخرى.

benden kaçınıyor, Robbie.
انه يتجنبني يا روبي