"يتحركون" - Translation from Arabic to Turkish

• hareket ediyorlar
• gidiyorlar
• harekete
• ilerliyorlar
• hareket halindeler
• ilerliyor
• hareket eder
• hareket ederler
• hareket ediyor
• hareket ettiklerini
• yürüyen
• halinde
• hareket ediyorlardı

Çocukken, hareket ediyorlar mı diye bütün gece onları izlerdim.
عندما كنت فتاة صغيرة كنت أسهر الليل أراقبهم لعلهم يتحركون

Öğleden sonra çeşitli yerlerdeki insanlar arama yapıyorlar ve hareket ediyorlar.
هنا في وقت مبكر بعد الظهيرة ، الناس متواجدون هنا و هناك يتكلمون بهواتفهم الخلوية و يتحركون.

Kuzey! Kuzeye, Kelt Adalarına doğru gidiyorlar, peki ama niye?
شمالاً , انهم يتحركون شمالاً نحو الجزرِ الكيلتية ، لكن لماذا ؟

Doğru birşey yapmadıkça, Bodega Koyu'nu harekete geçirmedikçe, onlar...
يجب ان نفعل شئ الان يجب ان نجعل سكان الخليج يتحركون

Sabahtan beri yakalamak için at üzerindeyim. Adamların şimşek gibi ilerliyorlar.
-لقد ركبت منذ شروق الشمس محاولا اللحاق بك,ان رجالك يتحركون كالبرق

Güvenlik 950. hareket halindeler.
الأمن 950 ، أوقفوا عمل المصاعد إنهم يتحركون

Almanlar ormana doğru ilerliyor makineli tüfek ve havanlarla.
الألمان يتحركون نحو الغابات معهم مدافع مورتر و بنادق آلية

Bağışıklık sisteminden bir hücreye böyle bakarsanız, aslında onlar bir yere hareket ediyorlar.
فإذا نظرت إلى الخلية هكذا من جهاز المناعة فهم في الحقيقة يتحركون في كل اتجاه.

Japonlar, Fransız Çinhindi'ni işgal etmek üzere güneye hareket ediyorlar.
اليابانيون يتحركون جنوباً . لإحتلال الهند الصينية

Ama ormandaki diğer yaratıklar gibi sessizce hareket ediyorlar.
لكنهم يتحركون بخفة مثلما تتحرك مخلوقات الغابة

Doğuya doğru gidiyorlar, 11 km mesafe var aramızda.
لقد التقطناهم يتحركون شرقا سبعة أميال أمامنا

Beyler, üç şüpheli var. Ayrılıyorlar. gidiyorlar.
أيها الرفاق، رصدنا الرجال الثلاثة إنهم ينفصلون، إنهم يتحركون

İnsanlar burada olanları bilse birileri harekete geçerdi.
ربما، إذا عرف الناس ما الذى كان يحدث هنا، هم سوف يتحركون

Lanet olsun, harekete geçmiş olmalılar. CTU buraya gelmiş bile.
تباً، لابد من أنهم كانوا يتحركون وحدة مكافحة الإرهاب هنا بالفعل

Yabanî İnsanlar, şu anda Batımıntıka'da ilerliyorlar, geçtikleri her yeri yakarak.
الرجال المتوحشين يتحركون الآن خلال الغرب يحرقون ما يجدون

Kuzeyden bu tarafa yavaşça ilerliyorlar, tıpkı geçen seferki gibi...
هم يتحركون ببطئ أسفل من الشمال، مثل آخر مرة

hareket halindeler. Görünüşe göre kız öncülük ediyor.
انهم يتحركون يبدو ان الفتاه هي التي تقود

İngiliz birlikleri buradan çıktı. İçeri doğru ilerliyor.
لقد أقامت القوات البريطانية موقعا هنا و هم يتحركون بإتجاه البر

Yılanlar çok sıcakkanlıdır, özellikle de dişi olanlar. Hepsi birlikte hareket eder..
الثعابين تتصف بالحنان لاسيما الأفاعي إنهم دائماً ما يتحركون معاً

Tahmin edilebilecek şekilde hareket ederler. Biri kazanır, biri kaybeder.
يتحركون فى أماكن متوقعه شخص يكسب ,شخص يخسر

Tahminimce yer üstündeler. Hâlâ hareket ediyor olma ihtimalleri yüksek.
توقعي أنهم نزلوا على الأرض هنالك فرصة بأنهم مازالوا يتحركون

hareket ettiklerini duydum.
رأيتهم بالأعلى من قبل، وأعتقد أنني سمعتهم يتحركون

"Hala sokaklarda yürüyen insanlar vardı, kimse bir şey söylemedi.
كان هناك أُناس يتحركون في الشارع لم يقل أحدهم شيئا

Biraz düşündüm de karıncalar gruplar halinde gezdiklerinden olsa gerek.
بعد ان فكرت بالأمر النمل يتحركون في مجموعات

Bütün yıldızlar galaksinin sınırlarına aynı hızda hareket ediyorlardı,
كل النجوم وحتى في أطراف المجرات كانوا يتحركون بالسرعة نفسها