O iz bilgisayara aktarılıyor ki o da duyabileceğimiz seslere çeviriyor. | Open Subtitles | ثم ترسل الصورة إلى الحاسوب، الذي يترجمها إلى صوت يمكننا سماعه. |
Onu çeviriyor, baştan düşünüyor. | Open Subtitles | لشريحة اللحم .. إنه يترجمها يعيد التفكير فيها |
Basitçe açıklamak gerekirse Ajan Dunham'ın aklı, onun duygularının kurbanlar üzerindeki etkilerini görüyor ve onları rüya gören aklının görebileceği şekilde resimlere çeviriyor. | Open Subtitles | ببساطة، عقل العميلة (دانهام) يتعرف على آثار المشاعر على الضحايا و يترجمها إلى صور يتعرف عليها عقلها الحالم |