"يتصل به" - Translation from Arabic to Turkish

• onu arıyor
• arar
• arayan
• onu aradı
• onu arasın
• temas ettiği
• aramasını

Bay Vaughn onu arıyor da.
السيد فون يتصل به.

Buchanan şu an onu arıyor.
(بيوكانان) يتصل به الان

Önce beni arar, ama hiç aramadı.
سأكون أول مَن يتصل به ولكن لم تكن هناك أي إتصالات منه

Kampüsün etrafından gezinip diğer tüm ilanları toplamalısın ki senden başka arayan olmasın.
يمكنك الذهاب إلى الحرم وتمزيق جميع الإعلانات التى ألصقها ولن يتصل به أحد من أجل الوظيفة , كيف يبدو لكِ ذلك ؟

Sonra Bay Roay Jr. Jaluziyle oynadı ve Carlino onu aradı.
ثم السيد "روت" الأبن يعبث بالستائر و"كارلينو" يتصل به

Daha fazla istiyorsanız, Vince'e söyleyin onu arasın ve sorsun.
إذا أردتما المزيد، أطلبا من (فينس) أن يتصل به. انتهينا

- Peki ama neden temas ettiği her şeyi mahveden bir silah yapmak istesin ki?
-لماذا يريد صنع سلاح من شيء ... يعبث بكل شيء يتصل به ؟

Slim'e onu şeyden aramasını söylemişti...
قال فقط ان اُخبر سالم ان يتصل به فى مكان... ا

Birisi onu arıyor.
شخص ما يتصل به

Belki birisi onu arar ve uygun mu değil mi diye sorabilir.
ربما يجب على شخص ما أن يتصل به ويرى إن كان بإمكانه تخصص وقت لنا؟

Belki birileri arar diye.
يمكن أن يتصل به أحد

Kuaför dedi ki ben onu arayan ikinci FBI ajanıymışım.
... حسنًا،مصففالشعرقال أنّني العميل الفيدرالي الثاني الذي يتصل به

- Araştırın bakalım o kulüpten arayan kimmiş?
-تحقق لو بإمكانك أن تعرف من كان يتصل به من ذلك النادي.

Birileri onu aradı ve emirler verdi.
شخص ما كان يتصل به ويأمره

Benedict iki hafta önce neden onu aradı?
لم يتصل به (بيندكت) منذ أسبوعين؟

Lance neden onu arasın ki?
لماذا يتصل به " لانس " ؟

Çünkü temas ettiği her şeyi mahvediyor.
... لأنه يعبث بكل شيء يتصل به.

Onu İnziva'dan aramasını söyledi.
قال ان يتصل به فى محل " رتريت ",بالضبط