"يتطلب وقتاً" - Translation from Arabic to Turkish

    • zaman alır
        
    • zaman alıyor
        
    • zaman ister
        
    • zaman alırdı
        
    • zaman alacak
        
    Fakat bir kalbin ölmesi uzun zaman alır. Open Subtitles لكن الأمر يتطلب وقتاً طويلاً حتى يموت القلب.
    Hayır, bu zaman alır. Bizden önce Ramus'a ulaşır. Open Subtitles لا ، هذا يتطلب وقتاً طويلاً سيكون هو قد إلى راموس بهذا الوقت
    Üç yıl önce karısını ve oğlunu trafik kazasında kaybetti. Bunu atlatmak zaman alır. Open Subtitles لقد فقد زوجته وثلاثة من أبنائه فى حادث سيارة قبل ثلاثة أعوام وهذا يتطلب وقتاً لتجاوز ذلك
    Komik olmak zaman alıyor... hayattan zevk almaya başlamak da zaman alıyor. Open Subtitles و استخلاص الفرح من الحياة يتطلب وقتاً أيضاً
    Antrenmanımı sıkılaştırdım da. Alışmak zaman alıyor. Open Subtitles زدت التدريبات و هذا يتطلب وقتاً حتى يعتاد ظهري عليها
    Komik olmak zaman ister ve hayattan zevk alman zaman gerektirir. Open Subtitles و استخلاص الفرح من الحياة يتطلب وقتاً أيضاً
    - Uzun zaman alırdı, yakalanırdık. Open Subtitles -هذا يتطلب وقتاً طويلاً ، وكان سيُقبض علينا
    Tanıştığımızda sana söylemiştim, bu zaman alacak. Open Subtitles كما اخبرتك عندما التقينا الامر يتطلب وقتاً
    Böyle şeyler uzun zaman alır. Open Subtitles أتعلم, أمرٌ كهذا يتطلب وقتاً كي تتعامل معه
    Bir kiliti açmak zaman alır ve yetenek işidir. İkimiz birden vakit kaybedemeyiz. Open Subtitles يقال أن إغتصاب الأقفال يتطلب وقتاً أو مهاره
    Bünyesindeki 17 ilaçtan biri hastalığı yavaşlatabilir ama her birini test etmek zaman alır. Open Subtitles أية واحد من 17 عقار في جسده يمكن ان يساعد في إبطاء المرض، لكن لإجراء إختبار لكل نوع، هذا يتطلب وقتاً.
    Bu dünyada iyi olan her şeye alışmak zaman alır. Open Subtitles كل ما هو جيد في هذا العالم يتطلب وقتاً للاعتياد عليه.
    Böyle birşey zaman alır. Kolay değil. Open Subtitles شيء مثل هذا يتطلب وقتاً الأمر ليس هيناً ...
    Her şeyden iyi bilirsin ki kişilerin fikrini değiştirmek zaman alır. Open Subtitles أنتِ أدرى أن تغيير رأي العامّة يتطلب وقتاً...
    Alışmak biraz zaman alır. Open Subtitles يتطلب وقتاً بسيطاً للاعتياد عليه.
    Gönderilen faksları incelemek zaman alır. Open Subtitles مراجعة السجلات يتطلب وقتاً
    Sistemi yeniden başlatıyorum hanımefendi. Başlaması zaman alıyor. Open Subtitles ، إنني أعيد تشغيل النظام ، سيدتي . يتطلب وقتاً لكي يبدأ
    Müşteri altyapısı oluşturuyoruz! Bu da zaman alıyor! Open Subtitles نحن نبني ثقة الزبائن، هذا يتطلب وقتاً
    Bu setleri ayarlamam çok zaman alıyor. Open Subtitles -القيام بهذه التجهيزات يتطلب وقتاً طويلاً
    Başka biriyle olmaya alışmak zaman ister. Hem ikisi de... Open Subtitles إن الأمر يتطلب وقتاً للتعود على البقاء مع شخص آخر وهمكلاهما..

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more