"يتعلق الامر" - Translation from Arabic to Turkish

    • konu
        
    • Mesele
        
    • konusu olunca
        
    • söz konusu
        
    İşte Ace, konu imalathaneler olunca Max'in bir takım güven sorunları oluyor. Open Subtitles انظر,ايس,ماكس لديها بعض مشاكل الثقة عندما يتعلق الامر بالمصانع,لذلك نحن هنا اليوم
    ortaya bu görüntü çıkar. konu güç olduğunda, karşımızdakinin sözsüz dilini tamamlarız. TED وقوة دنيا. لذا ما نميل لفعله عندما يتعلق الامر بالقوة هو أننا نتكامل مع الاشارة غير اللفظية للاخرين.
    Mesele doğruluk, adalet ve Amerikan stiline gelince kuzeninden farklı olursun sanmıştım. Open Subtitles على الاعتراف أنكِ مختلفة عن قريبكِ عندما يتعلق الامر بالحقيقة,العدالة والاسلوب الامريكي
    Tüm Mesele zihnini ve kontrolü sağlamakta. Open Subtitles يتعلق الامر كله بالسيطرة والسيطرة تتحكم بعقلك
    Kızları söz konusu olunca kör olmalarına ve onun için her şeyi yapacaklarına dayanarak. Open Subtitles على اساس الحقائق ان أل مارلو مثل العميان عندما يتعلق الامر بابنتهم وسيفعلون اي شئ من أجلها
    söz konusu olan oğlumu korumaksa her şeyi yaparım, inan bana. Open Subtitles لا,انت فقط. و عندما يتعلق الامر بحماية ابنى. و صدقنى,سأقوم بحمايته.
    konu sadece seks degildi. Naomi ile iyi geçiniyorduk. Open Subtitles و لم يتعلق الامر بالجنس فقط أيضاً أنا و ناعومي كنا متوافقين
    konu bebek bakımı olunca erkekler neden yan çizer biliyor musun? Open Subtitles لم الرجال سيئون عندما يتعلق الامر بالاعتناء بالاطفال؟
    konu kadınalar olunca çok ciddi problemlerim var. Open Subtitles عندى مشكلة حقيقة عندما يتعلق الامر بالنساء
    konu bebek bakımı olunca erkekler neden yan çizer biliyor musun? Open Subtitles لم الرجال سيئون عندما يتعلق الامر بالاعتناء بالاطفال؟
    konu sadece seks degildi. Naomi ile iyi geciniyorduk. Open Subtitles و لم يتعلق الامر بالجنس فقط أيضاً أنا و ناعومي كنا متوافقين
    Ama konu kadınlara geldiğinde, kolay aldanır birisi. Open Subtitles وعندما يتعلق الامر بفتاة فهو يكون ساذج بطريقة لا تصدق
    Biliyorlar ki, eğer Mesele oraya gelirse, bunun içinde sonsuza kadar kalmaktansa ölmeyi tercih ederim. Open Subtitles هم يعرفون ، عندما يتعلق الامر بذلك أنا أفضّل أن أكون ميته عن اكون محصوره مثل ذلك إلى الأبد
    Mesele yalnızca para değil Cary. Open Subtitles لا يتعلق الامر بالمال فقط , كاري , لقد أخبرناك
    - Bu şarkıyı kullanmak zorunda değiliz. - Mesele şarkı değil. Bırakıyorum. Open Subtitles لا يتعلق الامر بالاغنيه, انا انسحب
    Bundan şüpheliyim ama Mesele Matty olunca daha önce de yanıldığım olmuştu. Open Subtitles أشك بذلك،‏ لكن عندما يتعلق الامر بـ(ماتي)‏ فقد كنتُ مخطئة من قبل.
    Mesele balık değildi. Open Subtitles لم يكن يتعلق الامر بالسمك
    Kamuoyu söz konusu olunca, öğrenmeniz gereken şeyler var, Kaptan. Open Subtitles يجب ان تتعلم شيئا عندما يتعلق الامر بالراي العام ايها القائد
    Tutuklamalar söz konusu olunca gerçekten skor tutuyormuş. Open Subtitles ولكنة يحرز تقدما عندما يتعلق الامر بالقاء القبض
    Dostum, söz konusu çocuklar olunca mükemmel diye bir şey yoktur. Open Subtitles يا رجل، عندما يتعلق الامر بالاطفال فلا يوجد ما هو مثالي
    Ve aç gözlülük ve gurur dikkatsizlik söz konusu olduğunda sıkıca birbirine dolanmıştır. TED الغطرسة والطمع المسبب الرئيسي عندما يتعلق الامر بالاهمال

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more