Bazilari buna da uyum gösteremedi ve daha da batiya gitti. | Open Subtitles | عندما لا يتماشى بعض الناس مع الوضع يبعدون جنوبا |
Zamanlaması Afrika ile çok iyi uyum sağlıyor. | Open Subtitles | يتماشى بشكل مثالي مع الوقت الذي قضيته في أفريقيا |
Bu günlerde pek rastlanmıyor gerçi ama izini sürdüğüm mavi malla epey uyum gösteriyor. | Open Subtitles | نعم، هذا نادرٌ جداً هذه الأيام، لكنّه، يتماشى بالفعل مع المادة الزرقاء التي كنت أتعقّبها. |
Açıktaki vites kolunun göğüs kafesini deldiğinde oluşan travma, vücudun yüzüstü şekliyle uyumlu. | Open Subtitles | الضرر يتفق يتماشى كما لو أنه كان جسده مُلقى كما لو أن ومقبض التروس إنغرز في عظمة القص |
Ama bize söyledikleri her şey bildiklerimizle uyumlu çıktı. | Open Subtitles | ولكن كل ما أخبرونا به يتماشى مع كل ما نعرفه |
Daha sonra, matematiğiyle gerçek dünyanın tutarlı olup olmadığını test etmek için deneyler tasarlamıştır. | Open Subtitles | وطبّقها على أرض الواقع، ثمّ صمّم تجارب ليرى إن كان يتماشى الواقع بحساباته الرياضية |
Aslında, Claudia Miller sırt çantası taşıyabilir, çirkin ayakkabılarına da yakışır hem. | Open Subtitles | في الواقع، كلوديا ميلر قد تملك حقيبة ظهر كي يتماشى مع أحذيتها القبيحة |
Seyirciler yıkılıyorsa şarkı da uyum sağlıyor. | Open Subtitles | اذا كان حضورك بهذا الجمال .. كان علي صوتي أن يتماشى معه |
Adetlere uyum göstermek daha az sorun yaratıyordu. | Open Subtitles | كان أكثر راحة له أن يتماشى مع التقاليد. |
Ne güzel atkı öyle! Güzel gözlerinle uyum içinde! | Open Subtitles | هذا وشاح جميل يتماشى مع عينيكِ الجميلة |
Kuvvetle muhtemel, Zigler sosyal normlara uyum sağlamaya çalışıyordu. | Open Subtitles | حسنا، على الأرجح أنّ (زيغلر) حاول أن يتماشى مع المعايير الاجتماعية |
Piggy, diğerlerine nasıl uyum sağlayacağını öğrenene kadar olduğu yerde kalacak, sen de, senin için neyin iyi olduğunu biliyorsan, sırana geri döneceksin. | Open Subtitles | بيجي) سيظل هنا حتى) يتعلم أن يتماشى مع بقية الفرقة و أنت |
Pek çok insan sesimin gitarla harika uyumlu olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | أتعرف العديد من الناس يقول ان هذا الصوت يتماشى تماما مع... لا أعرف جيتار... |
Ama bize söyledikleri her şey bildiklerimizle uyumlu çıktı. | Open Subtitles | - لا أعرف - ولكن كل ما أخبرونا به يتماشى مع كل ما نعرفه |
Uyumsuz, beceriksiz, ayaktakımı sizlerin aksine Vokal Adrenaline'in her üyesi tamamen birbiriyle uyumlu. | Open Subtitles | على عكسكم أيها الكسلاء المتداعون، كل عضو في (الأدرينالين الصوتي) يتماشى مع تزامن الموسيقى. |
Adı "mirard"la uyumlu. | Open Subtitles | واسمه يتماشى مع ميرارد |
Benimkiyle çok uyumlu olmuş. | Open Subtitles | أنه يتماشى جيداً مع فستانى |
- Pusetle uyumlu. | Open Subtitles | يتماشى مع العربة |
Bu da onun egzotik bir dansçı olmasıyla tutarlı, erkeklerin büyük çoğunluğu, üniversite harçlarını ödemek için bu mesleğe giriyorlar. | Open Subtitles | وهذا يتماشى مع كونه راقص كنسبه مئويه عالية من رجال بدخلون لاداء المهن |
Bu bizim bluzlara yakışır. | Open Subtitles | هذا يتماشى جيداً مع القميص دون الأكمام. |