| Sadece ailenin kim olduğunu öğrenmek istersin diye düşünmüştüm. Yetim falansın ya. | Open Subtitles | ارتئيت أنّك ربّما تودّ معرفة هويّة أسرتك، بما أنّك حييت يتيمًا ونحوه. |
| Yetim olmandan epey bahsediyorsun ama ailenle ilgili konuşmuyorsun. | Open Subtitles | أنتَ تتحدث كثيرًا عن كونكَ يتيمًا لكنّكَ لا تتحدّث عن والديك |
| İşte o gün bir Yetim oldum. | Open Subtitles | يومها أصبحتُ يتيمًا |
| Yasenevo'daki son eğitim seminerimde Müdür Andropov bizzat yanımıza gelip on üç yaşında öksüz kaldığını hatırlatmıştı. | Open Subtitles | (عندما كنت في آخر مؤتمر دراسي حضرته في (ييسينيفو، رئيس الاستخبارات نفسه (أندروبوف) جاء وذكرنا أنه كان يتيمًا عندما كان بالثالثة عشر من عمره. |
| Onu öksüz bırakma! | Open Subtitles | لا تجعله يتيمًا! |
| Sokakta büyüyen bir yetimdim ve bu şehir beni kendi evladı olarak büyüttü. | Open Subtitles | ولدت يتيمًا في الشارع وربتني هذه المدينة كواحد من أبنائها |
| Rex'i düşün. İkimiz birden gidersek Yetim kalır. | Open Subtitles | فكري بشأن (ريكس) سيكون يتيمًا إن رحل كلانا |
| - Az kalsın oğlumu Yetim bırakacaktın. | Open Subtitles | -شارفتِ على جعل ابني يتيمًا |
| Ben bir yetimdim. Kullanılmış. Terk edilmiş. | Open Subtitles | كنت يتيمًا مُهانًا منبوذًا. |