"يجب أن أخبركِ" - Translation from Arabic to Turkish

• sana söylemem gereken
• söylemem gereken bir
• sana söylemeliydim
• Sana söylemem lazım
• söylemeliyim ki
• şey söylemem gerek
• söylemem gerekirdi

Çok uzun zamandır arkadaşız ve sana söylemem gereken bir şey var.
ونحن أصدقاء منذ وقت طويل وهذا يشعرني أنني يجب أن أخبركِ شيئاً

Öncelikle sana söylemem gereken bir şeyler var Nikki.
هناك أشياء يجب أن أخبركِ بها قبلاً يا نيكي

- sana söylemem gereken bir şey var. - Bekle.
ـ هناك شئ يجب أن أخبركِ به ـ انتظر ..

Taşınmanla ilgili neler hissettiğimi sana söylemeliydim, sen taşınmıyordun zaten.
كان يجب أن أخبركِ بما أشعره حيال انتقالكِ للاقامةمعي, الأمر لا يتعلق بانتقالكِ انهفقط,

Sana söylemem lazım Allie, bunca zamanı birlikte geçiriyoruz seni tanımaya çalışıyorum, ve bunların hepsi sen özel bir kişisin.
يجب أن أخبركِ يا (آلي)، هذا الوقت الذي نقضيه معاً، التعرّف عليكِ، وكلّ ذلك... أنتِ إنسانة مُميّزة.

Hayır, hayır. Aslında her kelimesine inanıyorum. Tatlım bak, sana söylemem gereken bir şey var.
كلا، في الواقع أنا أصدق كل كلماتكِ اصغي يا حبيبتي، هناك شيء يجب أن أخبركِ به

Annen hakkında sana söylemem gereken bir şey var.
هناك شيء ما يجب أن أخبركِ إياه بخصوص والدتكِ

En kötüsü de bu değil. Gel, sana söylemem gereken şeyler var.
هذا ليس أسوأ ما في الأمر هيا، يجب أن أخبركِ بشيء

Bekle, sana söylemem gereken başka bir şey daha var.
... مهلاً ، هناك هناك شيء آخر يجب أن أخبركِ به

sana söylemem gereken bir takım şeyler var.
يوجد بعض الأشياء يجب أن أخبركِ بها

sana söylemem gereken bir şey var.
إسمعي، هنا شيء يجب أن أخبركِ إياه

Dedektif, size söylemem gereken bir şey var.
أيّتها المُحققة، أشعر بأنّ هناك أمر يجب أن أخبركِ به.

Baştan nereye gittiğimi sana söylemeliydim.
كان يجب أن أخبركِ أين كنت من البداية.

- Özür dilerim, annemle sana söylemeliydim.
- اّسفة , كان يجب أن أخبركِ بمكانى

Sana söylemem lazım.
يجب أن أخبركِ!

Ama söylemeliyim ki o cd'ler acayip ilgimi çekti.
لكن يجب أن أخبركِ أنّي أريد أن أعرف قصّة هذه الأقراص بشدّة.

Sana bir şey söylemem gerek, Seni kontrol noktasında ilk gördüğümde, benim gibi bir erkeğin bir kadının peşinde dolanacağını hiç düşünmezdim.
يجب أن أخبركِ ، عندما رأيتكِ للمرة الأولى عند نقطة التفتيش لم أعتقد بأن شاباً مثلي يمكن أن يكون حتى تابعاً لفتاة مثلك

Başka biriyle yaşadığımı sana söylemem gerekirdi.
كان يجب أن أخبركِ أني كنت أعيش مع امرأة أخرى