"يجب أن أذهب الآن" - Translation from Arabic to Turkish

• Şimdi gitmeliyim
• Şimdi kapatmalıyım
• Artık gitmeliyim
• Şimdi gitmem lazım
• Gitmem gerekiyor
• Gitmem gerek
• Şimdi gitmek zorundayım

Şimdi gitmeliyim vardiyam dokuzda başlıyor.
يجب أن أذهب الآن ورديتي تبدأ عند التاسعة

Tekrar uğrayacağım. Ama Şimdi gitmeliyim.
سأبقى على تواصل معك، ولكن يجب أن أذهب الآن

Şimdi kapatmalıyım. 7'de tekrar ararım..
توقف عن الشراء. أنا يجب أن أذهب الآن. أنا سأتصل ثانية.

Şimdi kapatmalıyım, sonra seni ararım.
ولكن يجب أن أذهب الآن سأعاود الاتصال بك ، وداعاً

Lütfen, Artık gitmeliyim. Tanıştığımıza sevindim.
أرجوك، يا فتى، يجب أن أذهب الآن لقد كان وقتاً لطيفاً

Bu, bir çok nedenden biri ama Şimdi gitmem lazım.
واحد من أسباب متعددة, لكنني يجب أن أذهب الآن.

Marguerite, Gitmem gerekiyor ama yan komşunun kızına bakıyorum.
،مارغريت، يجب أن أذهب الآن ولكن عليك أن تعتني بجارتنا.

Sizinle tanışmak çok güzeldi ama şimdi Gitmem gerek.
لكن كان شيئاً مبهجاً أن أراكم جميعاً لكنني يجب أن أذهب الآن

Konuşuruz, manastır konusunu düşünürüz ama Şimdi gitmek zorundayım.
سنتحدث، ونتبادل الأفكار... ولكن يجب أن أذهب الآن

Güvenli olduğundan emin olur olmaz seninle tekrar buluşacağım. Şimdi gitmeliyim.
حسنا، سأراك عندما يكون الوضع آمنا، يجب أن أذهب الآن

Şimdi gitmeliyim. Ashtondan gelen yeni öğrencilere merhaba demeliyim.
يجب أن أذهب الآن لأرحب بطلاب مدرسة أشتون

Şimdi gitmeliyim. Daha önümde 15 mil daha var.
يجب أن أذهب الآن لدي 15 ميلاً لأقطعها

- Şimdi kapatmalıyım.
نعم، حسنا، يجب أن أذهب الآن

Şimdi kapatmalıyım.
يجب أن أذهب الآن.

Tamam o zaman. Artık gitmeliyim.
هذا كل شيء إذن يجب أن أذهب الآن

Tamam, yolcularım burada. Artık gitmeliyim.
حسنا,الركاب وصلوا يجب أن أذهب الآن

Ama Şimdi gitmem lazım. Birkaç arkadaşımla buluşacağım.
ولكن يجب أن أذهب الآن لمقابلة بعض الأصدقاء

- Şimdi gitmem lazım... ..yoksa donmuş yiyecekler eriyecek.
‫ - يجب أن أذهب الآن ‫ وإلا ستذوب أغذيتي المجمدة.

Şimdi Jupiter'e çöp toplamaya yardım etmeye Gitmem gerekiyor.
يجب أن أذهب الآن للمساعدة في جمع العلب على المشتري

Benim Gitmem gerekiyor. Geçidi kaldırır mısın lütfen?
حسناً ، يجب أن أذهب الآن هل يمكنك أن ترفع لي الممشى ، من فضلك؟

Dinle, yemek için sağol ama Gitmem gerek.
أسمعي , شكراً على الطعام ولكن يجب أن أذهب الآن

Şimdi gitmek zorundayım.
يجب أن أذهب الآن