Ters giden bir şey varsa bilmem gerek. Artık benimle birliktesin. | Open Subtitles | هل هناك خطب ما ، يجب أن أعرف أنت معي الأن |
Bunda beraber olduğumuzu ve burada yalnız başıma durmadığımı bilmem gerekiyor. | Open Subtitles | يجب أن أعرف أننا في هذا معاً ولن أقف هنا وحدي |
Hiç dedikodu yok mu? Bilmem gereken ameliyatlar? | Open Subtitles | ألا يوجد أخبار أو ثرثرة أو جراحات يجب أن أعرف عنها ؟ |
Bunu atlatmak için yarım yamalak bir fikir bulacağını tahmin etmeliydim. | Open Subtitles | كان يجب أن أعرف أنّك ستخترع فكرة غير مكتملة لتجنب ذلك |
Nasıl yaptığını öğrenmem gerek. Fizik kurallarına nasıl kafa tutabildin? | Open Subtitles | يجب أن أعرف كيف فعلت ذلك، كيف تحديت قوانين الفزياء؟ |
Bundan böyle senin ve Amy'nin her an nerede olduğunuzu bilmeliyim. | Open Subtitles | من الآن فصاعداً,يجب أن أعرف أين أنتي و أيمي طوال الوقت |
bilmem gerekirdi. Fakat orada sık ormanlık alandan başka bir şey yok. | Open Subtitles | كان يجب أن أعرف هذا ولكن لا يوجد شيئاً سوي الغابات الكثيفة |
Baş mühendisin beni ne şekilde kullanacağını öğrenmeliyim. | Open Subtitles | يجب أن أعرف كيف سيستخدمني رئيس المهندسين |
Boşver. Sana anlatmayı istemiştim ama bilmeliydim. | Open Subtitles | إنسى الأمر , ظننت أننى أستطيع إخبارك كان يجب أن أعرف |
Ne kadar kötü olursa olsun bunu bilmek istiyorum. | Open Subtitles | عليك أن تخبرنى هل سيموت أم لا؟ يجب أن أعرف |
Ödeyeceğim. Ama önce onun orada olduğunu bilmem gerek. | Open Subtitles | لا، أنا سأدفع , لكن أولا أنا يجب أن أعرف إذا كانت موجودة |
Bana doğruyu söyle. Hakkımda neler hissettiğini bilmem gerek. | Open Subtitles | كن صريحاً لأقصى الحدود، يجب أن أعرف ، شعورك تجاهي |
Bir sorunu olan varsa, hemen şimdi bilmem gerek. | Open Subtitles | أي أحد لا يوافق على ذلك يجب أن أعرف الآن |
bilmem gerekiyor. Ona, monoloğumda salonu terk etmesini sen mi söyledin? | Open Subtitles | يجب أن أعرف , هل أنتِ من قلتي لذلك الشخص أن يغادر أثناء مناجاتي لنفسي في المسرحية |
Ama yardım etmek için sorunun ne olduğunu bilmem gerekiyor. Bu işler böyle. | Open Subtitles | ولكن يجب أن أعرف المشكلة كي أساعدكَ، هكذا تجري هذه الأمور |
Üzerinde çalıştığın Bilmem gereken yan projelerin var mı? | Open Subtitles | ألديك أية مشاريع جانبية تعمل عليها وربما يجب أن أعرف بشأنها؟ |
Altından kalkamayacağını tahmin etmeliydim. | Open Subtitles | كان يجب أن أعرف أنك لن تكون قادره على معالجته |
Bu bilgileri nereden aldığını öğrenmem gerek. | Open Subtitles | اسمع، يجب أن أعرف من أين تحصل على معلوماتك. |
Bütün bu belirsizlik devam edemez. bilmeliyim. Victor, sen onu gördün mü? | Open Subtitles | والأن هذا الخطاب.كل هذا الغموض لا يجب أن يستمر.يجب أن أعرف |
Bunu bilmem gerekirdi. | Open Subtitles | أنا يجب أن أعرف, لأنه عندما تفقدين ذلك مع بعض الرجال أصحاب رائحة النفس الكريهة |
Hayatını mahveden adamın ben olup olmadığımı öğrenmeliyim. | Open Subtitles | يجب أن أعرف ما إذا كنت أنا المتسبب في تدمير حياته |
Bugün için kalkıp hazır bulunacağını bilmeliydim. | Open Subtitles | كان يجب أن أعرف أنك مستيقظ و مستعد لهذا اليوم |
5 dolarlık bir shakein tadı nasılmış bilmek istiyorum. | Open Subtitles | يجب أن أعرف المخفوق الذي يكلف 5 دولار، كيف يبدو طعمه؟ |
bilmem lazım.Eğer bilmezsem senin geleceğini nasıl planlarım? | Open Subtitles | يجب أن أعرف إذا لم أعرف كيف أبني مستقبلكِ؟ |
Mazohist yönetmenler. Gelme sahnesini bilmemesinden anlamalıydım. | Open Subtitles | كان يجب أن أعرف عندما لم يكن يعلم ماهي لقطة البدايه |
Onunla yapacak hiçbir şeyim yok ama onu etrafında olan herşeyi bilmek zorundayım. | Open Subtitles | لا أريد أيّ علاقة به. لكن يجب أن أعرف كل شيء يجري معه. |
Eğer bu yolda ilerleyeceksem, birşeyi daha öğrenmem gerekiyor. | Open Subtitles | اذا كنت سأتقدم فى هذا الأمر يجب أن أعرف شىء واحد |