"يجب أن أكتب" - Translation from Arabic to Turkish

• yazmam gerekiyor
• yazmam lazım
• yazmam gerekecek
• yazmalıyım
• yazmak zorundayım
• yazıp
• yazayım
• yazmalıydım
• yazmam gerek
• yazmam gerektiğini

Ona bir not yazmam gerekiyor... zamanında buraya yetişememesi durumuna binaen.
يجب أن أكتب لها ملاحظه في حال لم تأتي لهنا بالوقت المناسب

Bu metni yazmam gerekiyor, çocukluğumda yaşadıklarımı öğrenmem gerekiyor, hayatımda bazı şeyler eksik.
يجب أن أكتب عن ذلك و اكتشف طفولتي حياتي ينقصها شيء ما

Savaş bebekleri ve onları bırakan kızlar hakkında bir makale yazmam lazım.
أنا يجب أن أكتب مقالة حول أطفال الحرب والفتيات المتروكات يحملنهم

İşte şimdi rapora iki kere yazmam gerekecek.
الآن يجب أن أكتب لكِ مخالفتين.

Senaryonun kalan yarısını yazmalıyım ama ne zaman?
يجب أن أكتب النصف المُتبقي من النص. لكن متى سأكتب ذلك؟

Zorlukların üstesinden nasıl geldiğim hakkında bir kompozisyon yazmak zorundayım.
يجب أن أكتب مقالا عن الصعوبات التي واجهتها وكيف تخطيتها

Huxley, benim kitabı yazıp tamamlamam gerektiği fikrine sahip.
من رأى هكسلى أننى يجب أن أكتب وأنتهى من الأمر

Will'e sıçanlarımıza baktığı için teşekkür etmek üzere çiçek gönderdiğimde karta ne yazayım?
أرسلت لويل الزهور لأشكره على مجالسة القوارض ماذا تظنين يجب أن أكتب فى البطاقه ؟

- "Fırsatım olduğu zaman bu mektubu yazmalıydım. Üzgünüm."
لم يكن يجب أن أكتب الخطاب" "عندما واتتني الفرصة، أنا آسفة

O halde sesimi çıkarmam. Zaten makalemi yazmam gerek.
سأتجنب الظهور كما أني يجب أن أكتب مقالتي

- Sana solo yazmam gerektiğini mi?
أنه يجب أن أكتب لك أغاني تغنى بشكل إنفرادي بعدد أكثر؟

Başarısız olmamı istemeseydiniz kitabımı yazmam gerekiyor dediğimde beni dinlerdiniz!
إذا كنتم جميعًا لم تريدوا أن أفشل إذًا يجب أن تسمعوني عندما أخبركم بأنني يجب أن أكتب

Affedersin, kalem var mı? yazmam gerekiyor da...
عفواً ، هل لديك قلم يجب أن أكتب

Sanırım size yazmam gerekiyor.
اعتقدت أنه يجب أن أكتب لك

Kaşınıyorsun ama. Bir yere yazmam lazım yoksa unuturum.
يجب أن أكتب ذلك وإلا سأنساه

Bugün 5'e kadar. Kişisel denememi yazmam lazım!
يجب أن أكتب مقالتي الخاصة!

onun için sana kişisel bir çek yazmam gerekecek.
ولهذا يجب أن أكتب لكِ شيكاً خاصاً

Deborah'nın şovunu yazmam gerekecek.
يجب أن أكتب مسلسل (ديبورا)

Belki de senin nasıl çift taraflı oynadığını yazmalıyım.
ربما يجب أن أكتب عن مخططك الصغير

Sokaktaki insan gibi yazmalıyım.
فهمت؟ يجب أن أكتب وكأننى أخاطب الجميع

Dans hakkında yazmak zorundayım. Rekabetler hakkında...
يجب أن أكتب عن الرقص نوع من المنافسة

Yapmam gereken her şeyi buna yazmak zorundayım.
يجب أن أكتب كلّ شيءٍ يُفترض أن أقوم به.

Ona mektup yazıp cevabımı bildirmeli miyim?
هل تعتقدين أنني يجب أن أكتب لأبلغه جوابي؟

Kesinlikle, ama yüzyıl içinde kimse beni okumayacaksa neden yazayım ki o zaman?
طبيعى ! ولكن أذا لن , يقرأ لى أحد فى المئة عام القادمه لما بحق الجحيم يجب أن أكتب أصلاً؟

"Fırsatım olduğunda bu mektubu yazmalıydım."
لم يكن يجب أن أكتب الخطاب" "عندما واتتني الفرصة

Bunu yazmam gerek.
يجب أن أكتب هذا.

Otuz saniye sonra bu ses için yazmam gerektiğini anladım.
بعد 30 ثانية... أعلم أنه يجب أن أكتب لهذا الصوت.