Şunu bilmen gerekir ki babanın günahları onun boynunadır senin değil. | Open Subtitles | يجب أن تعلمي أنّ خطايا والدك خاصّة به, ليست بكِ |
Kendini öldürmeden önce, bilmen gerekir, geçen yaz çocuk havuzunu doldurdular. | Open Subtitles | قبل أن تنهيه كله, يجب أن تعلمي بأنهم قاموا بتعبئة بركة الاطفال في الصيف الماضي |
Santana, bilmen gerek ki, uzman danışmanlara ait telefon numaraları bende var. | Open Subtitles | سانتانا يجب أن تعلمي ان لدي رقم مستشار مختص في هذا الأمر |
bilmen gerek, karımdan yeni ayrıldım. | Open Subtitles | يجب أن تعلمي أني إنفصلت للتو مع زوجتي. |
Pekalâ, öyleyse bilmelisin ki eğer öyle birşey yapacak olsaydım, bunu şampuanına yapmazdım. | Open Subtitles | حسناً , بتلك الحالة يجب أن تعلمي لو سأفعل ذلك لن أفعله بتلك الطريقة لن أفعله بالشامبو |
Seninle konuşmak istediğini bilmen gerektiğini düşündüm. | Open Subtitles | اعتقدت أنكِ يجب أن تعلمي أنه يود التحدث إليكِ |
Çok ve çok özelsin, ve bunu bilmen gerekiyor. | Open Subtitles | أنتِ مميزة جداً جداً و أنتِ يجب أن تعلمي ذالك |
Herkesten çok senin bilmen gerekir ki bu yalnızca bir muhafazadan ibaret. | Open Subtitles | من بين كل الناس يجب أن تعلمي ذلك هو فقط وعاء |
Sadece bana verdiğin şu asit yapraklarının peynir ekmek gibi sattığını bilmen gerekir diye düşündüm. | Open Subtitles | اسمعي، ارتأيت أنّه يجب أن تعلمي ذلك شرائح المخدر تلك التي أعطيتينها مخدر السنفور الأب ينتهي وكأننا في آخر الثمانينيات |
Ama senin bilmen gerekir genç kızlar yaşlı kadınlara göre daha sıcakkanlıdır! | Open Subtitles | ...... ولكن يا أمي يجب أن تعلمي أن الفتيات أكثر حرارةً من النساء |
Ama bilmen gerekir diye düşündüm. | Open Subtitles | لكن أعتقد أنه كان يجب أن تعلمي |
bilmen gerekir. | Open Subtitles | كم من سم مكعب؟ يجب أن تعلمي بذلك. |
Kapı dışarı ettim, ama bilmen gerekir diye düşündüm. | Open Subtitles | لقد طردته خارجاً, ولكن ظننت أنك يجب أن تعلمي . |
Senin bilmen gerek. Özellikle senin bilmen gerek. | Open Subtitles | أنتِ خاصة يجب أن تعلمي من بين كل الناس |
Böyle şeyleri bilmen gerek Skunk. Ne kadar iyi hazırlanırsan, o kadar iyi geçer. | Open Subtitles | (يجب أن تعلمي بشأن هاته الأمور يا (سكانك كلما كنتِ مستعدة أكثر كلما ستؤدي أفضل |
Evan'ın beni dün yolda görmüş olabileceğini bilmen gerek | Open Subtitles | ربما يجب أن تعلمي بأن(ايفان)ربما قد رآني على الطريق الليلة الماضيه |
Natasha. Annen hiçbir şey söyleme dedi ama bence bilmen gerek. | Open Subtitles | (نتاشا)، أمرتني أمك ألّا أبوح بشيء، لكنّي أعتقد أنّه يجب أن تعلمي. |
Fakat şunu bilmelisin ki, ben sizden sizin benden korktuğunuzdan daha çok korkuyordum. | Open Subtitles | لكن يجب أن تعلمي أنّ بقدر ما كنتما مُرتعبتين ، منـّي فأنا كنتُ مُرتعب منكم كذلك. |
Ama bilmelisin ki ona karşı bir aşk, | Open Subtitles | ولكن يجب أن تعلمي أنه في اللحظه التي شعرت فيها |
Ama... bilmelisin ki oldukça ilkel teknikler üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | ولكن ، يجب أن تعلمي بأنني . أقوم بتجربة طريقة بدائية للغاية |
bilmen gerektiğini düşünüyorum, ofisine uğradım. | Open Subtitles | يجب أن تعلمي بأنني ذهبت إلى مكتبك |
Dinle, bunu bilmen gerekiyor Pauline öldü. | Open Subtitles | اسمعي، يجب أن تعلمي... (بولين) قد ماتت. |