Anlaştık o halde. Tek yapmamız gereken biraz fotoğraf çekmek. | Open Subtitles | اتفقنا إذن يجب أن نفعل ما يوجد بالصورة |
Anlaştık o halde. Tek yapmamız gereken biraz fotoğraf çekmek. | Open Subtitles | اتفقنا إذن يجب أن نفعل ما يوجد بالصورة |
Ama elimizden geleni ve yapabileceğimiz her şeyi yapmalıyız. | Open Subtitles | ولكن يجب أن نفعل ما نستطيع يجب أن نبذل قصارى جهدنا |
Belki de Bay Elias'ın önerdiği şeyi yapmalıyız. | Open Subtitles | ربما يجب أن نفعل ما اقترحه السيد (إلاياس) |
İşçi dövizleri ve işe alımın, daha güvenli ve ucuz olması için elimizden geleni yapmalıyız. | TED | يجب أن نفعل ما بوسعنا لنجعل الحوالات النقدية والتوظيف أوفر وأكثر أمانًا |
Buraya barış için gelmediler, elimizden geleni yapmalıyız. | Open Subtitles | لم يأتوا إلى هنا في سلام يجب أن نفعل ما نستطيع |
Onu rahat ettirmek için elimizden geleni yapmalıyız. | Open Subtitles | (و يجب أن نفعل ما يريح (آبا |