Büyük ihtimalle devlet arazisine avcı getiriyorlar ve işi ticarete dökmüşler. | Open Subtitles | اعتقد انهم يحضرون صيادين الى ارض حكومية اعتقد انه عمل تجاري |
Öğrencilerimiz sınıflarımıza girdiğinde kimliklerini de getiriyorlar. | TED | عندما يدخل طلابنا إلى الفصول الدراسية، يحضرون هوياتهم معهم. |
Birbirlerine karşı oyun oynayabilmek için bilgisayarlarını getiriyorlar. | TED | إنهم في الواقع يحضرون حاسباتهم ليتمكنوا من اللعب ضد بعضهم البعض |
Yemek getirirler, saçlarını tararlar, ya da onu mutlu ederlerdi. | Open Subtitles | يحضرون لها الطعام أو يصففون شعرها أو يسعدونها |
Evet, kimileri filmlerinin özetini getirir. Ben kendi filmimi getirdim. | Open Subtitles | حسناً، بعض الناس يحضرون ملخصاتهم أما أنا فقد أحضرت فيلمي |
Bir tarla hazır olduğunda ürünü topluyor ve Aschen ana dünyasına göndermek üzere Yıldız Geçidi'ne getiriyor. | Open Subtitles | عندما يكون الحقل جاهزاً، يحصدون المحصول وبعد ذلك يحضرون للستارجيت كى ينقلوه لأرض الأشوريين الهام. |
Onu getiriyorlar, arkadaşım, senin oğlanı getiriyorlar. | Open Subtitles | انهم يحضرونه يا صديقي انهم يحضرون ولدك أترى ؟ |
Ayrıca, çoğu atlarını nallatmak için bana getiriyorlar. | Open Subtitles | أيضا ، معظمهم يحضرون خيولهم للحدو في حانوتي |
- İhtiyacımız olan turist dolarlarını getiriyorlar. | Open Subtitles | إنهم يحضرون دولارات السائحين أكثر من ذي قبل |
Yiyeceklerini bir girişten geçirip buraya getiriyorlar. | Open Subtitles | وأنهم يحضرون طعامهم للأسفل هنا لكى يأكلوه من خلال مدخل |
FBI'ın emirlerini yerine getiriyorlar cinsel suçluları topluyorlar | Open Subtitles | انهم ينفذون تعليمات الأف بي آي يحضرون المجرمون الجنسيون |
İşlerimizi göndermek yerine... işlerimizi kaybediyoruz... Meksika'ya... işlerimizi alması için Meksikalıları getiriyorlar.. | Open Subtitles | بدلاً من إرسال أعمالنا، فقدانها للمكسيك يحضرون المكسيكيين ليأخذوا أعمالنا |
Geceleri sevgililerini buraya getirirler ve partiler, sigara, içki, seks... | Open Subtitles | سوف يحضرون اصدقاءهم الرجال هنا بالليل .. .. حينها سيكون هنالك حفلات , سجائر , كحول , .. |
- ...insanların kendi kartlarından vermesini daha zor hale getirir. | Open Subtitles | أكثر تميزاً للقضيب وأبناء التلة قد يحضرون |
Fuke'lar gemiyle çok değerli bir yük getiriyor. | Open Subtitles | الفيوكس يحضرون شحنة قيمة بواسطة سفينة |
Kansız ameliyat için ameliyathaneyi hazırlıyorlar. | Open Subtitles | أنهم يحضرون صالة العمليات لعملية من دون دم |
Sonra da sana bakıyorum. Seminerlerime gelen aptallardan hiçbir farkın yok. | Open Subtitles | ثمّ أنظر إليكَ ولا تبدو مختلفاً عن الحمقى الذين يحضرون ندواتي |
Kaymaklı fıstık ezmesi söyledim, onlar bana dondurma getirdiler. | Open Subtitles | انا اطلب زبدة الفول السوداني وهم يحضرون لي القليل جدا |
Meçhul Babalar, komşu ülkeyi istila etmeye hazırlanıyor. | Open Subtitles | الاباء الغير معروفين يحضرون للهجوم علي دوله مجاوره |
Hey, Cumartesi akşamı yemeğe geliyorlar. İşin var mı? | Open Subtitles | سوف يحضرون لدينا في ليلة السبت على العشاء هل ستكونين مشغولة حينها؟ |
İnsanlar bunu hep yapıyorlar, otoparka girerken yakıyorlar ve.. biliyorsun hep oluyor. | Open Subtitles | الناس يفعلون ذلك دائماً بالفطرة يحضرون هنا مكان مظلم الأمر يحدث |
İnsanlar birisiyle çıkarken çocuklarını getirmezler. | Open Subtitles | بالإضافة إلى أن الناس في الغالب لا يحضرون أطفالهم وقت المواعدة |
Daha fazla asker ve ekipman getirecekler ve ne pahasına olursa olsun getirmeye devam edecekler. | Open Subtitles | سوف يحضرون المزيد من الرجال والمعدات وسيستمرون في إحضارهم مهما تكلف الأمر |
Sanırım salamı, Michigan'dan falan getirtiyorlar. | Open Subtitles | نعم , أظن أنهم يحضرون اللحم من " ميتشغان " أو مكان أخر |
SG-1 ve 3 gitmek için geçit odasında hazırlanıyorlar, ve... | Open Subtitles | اس جي 1 و 3 في غرفة البوابة يحضرون للركوب , و |
Aynı kişiler her partiye her zaman katılırlar mıydı? | Open Subtitles | هل كان نفس الناس دائماً يحضرون في كل حفل ؟ |