"يحلو لهم" - Translation from Arabic to Turkish

    • istedikleri
        
    • isterlerse
        
    • istediklerini
        
    Ama kurtulanlar artık geminin silahlarından etkilenmeyecek kadar yakınlar ve istedikleri gibi saldırabilecekler. Open Subtitles لكنّ الناجون أقرب من السفينة الآن ليتأثروا بأسلحتها، ويمكنهم مهاجمتها كما يحلو لهم.
    Bundan sonra ağaçlardan istedikleri kadar ürün elde edebiliyorlar. TED ويمكن أن يبدأو في الإنتاج من الأشجار وكما يحلو لهم.
    Hiçbir şey. Kapılar açık. İnsanlar istedikleri gibi girip çıkıyorlar. Open Subtitles لا شيء، الأبواب مفتوحة يستطيع الناس الذهاب والعودة كما يحلو لهم
    Kimseye benzemiyorlardı. Ne isterlerse yapıyorlardı. Open Subtitles لم يكونوا مثل أي أحد آخر كانوا يفعلون ما يحلو لهم
    Bu adamların neyi isterlerse onu yapabilecek güçleri var gibi görünüyor. Open Subtitles يبدو أن أولئك الناس يتمتعون بالسلطة لفعل ما يحلو لهم.
    Bu gece ne olursa olsun İşçilerin istediklerini yapmaları benim öncelikli emrimdir. Open Subtitles أيا كان ما سسيحدث الليلة فإن أوامري تسمح للعمّال بأن يفعلوا ما يحلو لهم
    Satıldıktan sonra yeni efendileri onlara istediklerini yapabilirler... ama burada, hayır, onları asla ölümüne dövüştürmeyiz. Open Subtitles عندما يتم بيعهم , يمكن لأسيادهم الجدد أن يفعلوا بهم ما يحلو لهم لكن هنا , لا . نحن لانجعلهم يتقاتلون حتى الموت أبداً
    Bu Romanlar istedikleri her lanet şeyi yapıyorlar, onlara buranın vatanımız olduğunu göstermemiz gerekiyor. Open Subtitles هؤلاء الرومانيون يفعلون ما يحلو لهم نريد أن نريهم أن هذا وطننا
    Kendi istedikleri gibi bir dünya kurma ve her şeyi halının altına süpürme fikri bana uymuyor. Open Subtitles فكرة أنه بوسعهم مجرد هندسة العالم كله كما يحلو لهم وكنس البقايا وكأنها لم تكن
    Federal anlaşmalar geçti, istedikleri boku yazabilirler. Open Subtitles سيتمّ إتمام العقود الإتّحاديّة، و يمكنهم كتابة ما يحلو لهم من قصص.
    Nasıralı'nın yandaşları onun çürüyen cesediyle istedikleri yere kaçsınlar. Open Subtitles دعونا أتباع الناصري و تشغيل حيث يحلو لهم مع جثته المتعفنة.
    İşin aslı imparatorlar genellikle istedikleri herkesle yatabiliyor, istediklerini kullanabiliyorlardı. Open Subtitles مما لا شك فيه أن الاباطرة إلى حد هائل كانوا يعاشرون ما يحلو لهم من النساء و كانوا يستغلون ما يحلو لهم منهن
    Çünkü insanlara bir kere istedikleri şeyi yapma izni verdiğiniz zaman onlar da tam o izin verilen şeyi yapacaklardır. Open Subtitles لأنك حالما تمنح الناس الحرية لفعل ما يحلو لهم... كما فعل الرب في جنة عدن، سيفعلون ذلك تماما
    Sonra da istedikleri gibi içeri girip çıkarlar. Open Subtitles عندها يستطيعون التردد عليه كما يحلو لهم
    Zebaniler sadece kendi yüzlerini istedikleri gibi boyarlar. Open Subtitles يمكن للشياطين طلاء وجوههم كما يحلو لهم.
    Orada istedikleri kadar kalabilirler. Open Subtitles يمكنهم أن يبقوا هناك كما يحلو لهم
    Bu büyük şirketler ne isterlerse yapabileceklerini sanıyorlar. Open Subtitles تعتقد هذه الشركات أنها يمكنها أن تفعل كل ما يحلو لهم
    Ne isterlerse onu yapıyorlar. Open Subtitles إنهم في منتهى القسوة، ويتصرفون كما يحلو لهم
    Müşterilerimin gözlerinin içine bakar onlara istediklerini verirdim. Open Subtitles لقد كنت أضع زبائنى فى عيونى و كنت أخدمهم كما يحلو لهم
    Bize istediklerini yapmak için mazerete ihtiyaçları yoktu. Open Subtitles فلم يكونوا بحاجة إلى مُسوغٍ لفعل أيّما يحلو لهم بنا.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more