Çoğu onundu ama bir örnek uymadı. | Open Subtitles | معظمه كان يخصّه لكن عيّنة واحدة لم تتطابق. |
Bu onundu. | Open Subtitles | هذا يخصّه |
Bu onundu. | Open Subtitles | هذا يخصّه |
Arkadaşım ona ait olmayan bir paket taşıyordu. | Open Subtitles | صديقي كان يحمل طرد لا يخصّه .. |
Burada ona ait bir şeyler bulabileceğimizi düşünmüştük. | Open Subtitles | كنّا نأمل أنْ نجد شيئاً يخصّه هنا |
Dinle beni, bu onunla alakalı adamım. Hepsi onunla alakalı. Seninle hiçbir alakası yok. | Open Subtitles | اسمعني، ذلك أمرٌ يخصّه كل ذلك يخصّه، لاعلاقة لك بالأمر |
Sanıyorum bu ona ait. | Open Subtitles | أعتقد أنّ هذا يخصّه. |
Bay Bunker ona ait olmayan bir şey aldı. | Open Subtitles | السيد (بانكر) أخذ شيئًا لا يخصّه. |
Bu onunla alakalı değil. | Open Subtitles | هذا الأمر لا يخصّه! |