"يخفيها" - Translation from Arabic to Turkish

• saklıyor
• sakladı
• saklamaya
• saklayan
• sakladığını
• sakladığında

Benden hep saklıyor.
دائماً ما يخفيها عني.

Öyle mi? Bunu çok iyi saklıyor.
إنه يخفيها جيداً

FBI parayı bulamıyor çünkü duvarın içine sakladı. Biliyorum!
المباحث الفدرالية لم يجدوا النقود لأنه يخفيها في الحائط, أنا أعرف عنه

Usta hariç kimseye söylemedi ve oda onun için herşeyi sakladı.
هو قليل الحديث جدا مع الطلاب ولايتحدث مع المعلمين الآخرين أيضا ويقتصر حديثه للمعلم فقط فكثير من الآشياء يخفيها في قلبه

Şüpheli son kurbanını şehir dışına bıraktı... ama saklamaya çalışmadı.
هذا الجاني رمى جثته الاخيرة بعيدا عن المدينة ومع ذلك لم يحاول ان يخفيها

Demek bunu benim için saklayan sendin, öyle mi?
إذا ً فأنت من كان يخفيها عني، أليس كذلك؟

Önceki gün yalnızca banyo lifi kullanmadığını aynı zamanda bunu sakladığını keşfettim.
لكني قبل أيام فقط اكتشفت أنه لا يملك ليفة فحسب بل يخفيها

Kardeşi onu biryere sakladığında çok kızardı.
وكانت تغضب كثيرا عندما كان أخوها يخفيها عنها

Belki. Veya belki de hayalet onu saklıyor.
ربما وربما كان الشبح يخفيها

Thayer'ı biliyoruz sonuçta. Oswald bir yerde saklıyor.
نحنُ نعلم عن الـ"ثيّر" (أوزوالد) يخفيها في مكانٍ ما

- Ama bunu neden saklıyor?
و لكن لماذا يخفيها ؟

Çünkü senden saklıyor.
لأنه يخفيها منكِ

Başka bir melek sakladı, benden bile.
لقد جعلت ملكًا آخر يخفيها , يخفيها حتى عني

Ve bunu Amerikan hükumetinden sakladı. Bu kadar mı?
وإنّه يخفيها عن الحكومة

Herhalde onu biryerlere sakladı.
لابد أنه يخفيها في مكان ما

Bir şey saklamaya çalışıyor gibiydi.
كما لو أنه يحاول أن يخفيها عنى

Şüpheli, kızı saklamaya çalışmamış bile.
المشتبه لم يكن يريد ان يخفيها ! ويلوه :

On kilo kokaini bulduğumuz yere saklayan biri çürük demektir.
شخص يسرق 10 كيلو من المخدرات ثم يخفيها في مكان كهذا .. هو بالتكيد مهووس

Ali'nin babası Philly'de sakladığını düşünmüş.
والد (آلي) يظن أنه يخفيها في "فيلي"

Erkek kardeşi, onu Lisa'dan sakladığında çok kızmıştı.
وكانت تغضب كثيرا عندما كان أخوها يخفيها عنها