Nereye gideceğimi biliyorum. Lence'in oğlu yanında kalmama izin verecek. | Open Subtitles | .لديّ مكان لأذهب إليه ابن لينسي، سوف يدعني أبقى |
Geç saatlere kadar çalıştığım günlerde burada kalmama izin verirdi. | Open Subtitles | يدعني أبقى هنا في الليلة التي يعمل فيها متأخراَ |
Sevgili Tanrım, Corky'nin varlığı, bu evde kalmama izin verdiğin ve beni tedavi etme inceliğinde bulunduğun için teşekkür ederim, onun karısını kutsa, şimdi o hasta, ve onun yakında bizimle olması için yardım et. | Open Subtitles | أيها الرب العزيز , شكرا لك لجعل كوركي يدعني أبقى في هذا البيت وعاملني بلطف , وأبارك زوجته , التي هي مريضة الآن |
Amca, kalmama izin vermesini söyle. | Open Subtitles | عمي، قُل له أن يدعني أبقى |