Vücudu parçalanmıştı, Ev yapımı bir bombaydı şarapnel ve kablolar mide boşluğuna 10 cm gömülmüştü kollarını ve bacaklarını sadece derisi tutuyordu. | Open Subtitles | كان الجسد مشوّهاً... بفعل قنبلةٍ يدوية الصنع والأسلاكُ مغروزةٌ بعمق خمسةِ إنشاتٍ في البطن |
Ev yapımı zaman ayarlı bir bomba bu. | Open Subtitles | إنها قنبلة يدوية الصنع وبها جهاز توقيت |
Ev yapımı bir boru bomba olduğunu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | أشبه بقنبلة يدوية الصنع |
Ben de ona buranın Rolex ve antikalarla dolu bir dükkân olduğunu kimsenin o el yapımı makineleri umursamayacağını söyledim. | Open Subtitles | فقلت له "فيليب المتجر مليء بساعات الـ(روليكس) والانتيكات "ولا احد سيشغل نفسه بماكينة يدوية الصنع |
Zanaatkar atalarımızın geleneğini el yapımı ürünlerle sürdürüyoruz. | Open Subtitles | "يدوية الصنع تقليداً للفنانين القدماء.. |