"يسألها" - Translation from Arabic to Turkish

• soruyor
• sormuyor
• sormasını

Neden kıza bunu soruyor?
لماذا يسألها هذا؟

Ne halt etmeye kıza Billy Pettigrew'ı soruyor şimdi?
ماذا الذي يسألها عنه عن (بيلي بيتيجرو) الآن؟

Ne halt etmeye kıza Billy Pettigrew'ı soruyor şimdi?
لماذا يسألها عن (بيلي بيتيجرو) الآن؟

Yüzlerce ebeveyn geçiyor yanından ve bir tanesi bile ne olduğunu sormuyor, ...bu da demektir ki...
المئات من الآباء والأمهات مرو ولم يسألها أحد لماذا تبكي

- Yine diyorum, neden kendi sormuyor?
سأعيد سؤالي، لمّ لا يسألها فحسب؟

Taksi şoförünün onu eve bırakmasını isteyip istemediğini sormasını gözümde canlandırdım.
تخيلت سائق الأجرة يسألها إن أرادت أن تذهب معه للبيت.

Ona soruyor!
أنه يسألها

Ama kimse ona bir şey sormuyor.
لكن لا أحد يسألها شيئاً.

Bachmann Tanrı'nın ona yol gösterdiğini söyledi ve Maggie Will'den Tanrı'nın sesinin neye benzediğini sormasını istedi.
باكمان قالت أن الرب أمرها أن تترشّح للرئاسة وماغي أرادت ويل أن يسألها كيف يبدو صوت الرب أعتقد أنّ هذا السؤال كان سينهي الصفقة في صالحنا