"يستحقك" - Translation from Arabic to Turkish

• layık
• hak etmiyor
• haketmiyor
• hak eden
• seni hak
• hak ettiğinden

Bir matematik dahisini ve pembe tırnaklı bir kızı sevemiyorsa o zaman sana layık değil.
إذا لم يستطع تحمل عبقرية الرياضيات والأظافر الزهرية إذاً فهو لا يستحقك

Öyleyse sana layık değil.
اذن هو لا يستحقك

Heryerde çalışabilirsin bebeğim. Seni hak etmiyor bile.
أقصد يمكنك العمل في اي مكان أخري و هو لا يستحقك

Ama küçücük dünyaları kocamana çevirdiğini fark edemeyen biriyse seni hak etmiyor demektir.
لكن مهما كان لم يلاحظ انم تجعلين العالم الصغير يبدو اكثر حجماً, هذا الشخص لا يستحقك.

Hiçbiri seni haketmiyor.
لا أحد منهم يستحقك

O seni haketmiyor.
هو لا يستحقك

Seni hak eden birinin olduğuna inanamıyorum.
لا أصدق أن هناك من يستحقك حقاً

Buraya gelme nedenim, Johann'ın seni hak etmediğini söylemek değil ki bunu zaten sen anlamışsın ayrıca sana aşık olduğumu da söylemeyeceğim ki öyleyim.
أتيت الى هنا ليس لإخبارك أن يوهاين لا يستحقك والذي يجب أن تكتشفيه بنفسك وليس لإخبارك اني أحبك

seni hak ettiğinden emin ol.
تأكّدي من أنّه يستحقك.

Buna layık olan insanlara, sana ve...
يستحقك فعلاً

Sana layık değil.
أنه لا يستحقك.

-O sana layık değildi zaten.
-إنه لا يستحقك

- Sana layık olmadı.
-لا يستحقك

Seni tehdit ettiği gibi bir kadını tehdit eden hiçbir erkek seni hak etmiyor.
أي رجل يعامل إمرأة بالطريقة التي يعاملكِ بها لا يستحقك

- O pislik seni hak etmiyor. Bilmeni isterim ki, ben sana eşlik edebilirim.
بيت "قام بوقفى" - هذا الأحمق لا يستحقك -

O kafası atmış şerefsizden nefret edeceğiz ve sonra diyecek ki, "O seni hak etmiyor" ya da onun gibi bir şey.
نكره ذلك المسكين الغبي كرهاً شديداً هو لا يستحقك" أو أياً كان"

Çünkü bence bu adam seni hiç hak etmiyor.
لانى اعقد ان هذا الرجل لا يستحقك

O seni haketmiyor.
أنه لا يستحقك.

Ve birisi bunları göremiyorsa, zaten seni hak etmiyordur.
و لو أن شخصاً لم يلحظ قدرك هذا فهو لا يستحقك أصلا.