"يستحق فرصة" - Translation from Arabic to Turkish

• şansı hak ediyor
• bir şansı hak eder
• şansını hak
• şansı hak eden
• bir şansı hakeder
• şansı hak ettiğini
• bir şansı hakediyor

Bu adam çok iyi biri ve ikinci bir şansı hak ediyor.
هذا رائع ، رجل رائع و ، و ، و هو يستحق فرصة ثانيه

Bir şansı hak ediyor, ...ve ben ona bu şansı vereceğim.
إنهُ يستحق فرصة ثانية و أنا سأعطيه هذه الفرصة

- Herkes ikinci bir şansı hak eder. - ikinci bir şansı hak eder. Biliyorum.
كل شخص يستحق فرصة ثانية كل شخص يستحق فرصة ثانية

Yani adam biraz çürümüş ama herkes ikinci bir şansı hak eder.
أتعرف, نعم الرجل كان لديه تاريخ دنيء. و لكن أنت تعرف أن الجميع يستحق فرصة أخرى.

Babası hayattaysa onu bulma şansını hak ediyor.
إن كان والده حيًّا، فإنّه يستحق فرصة إيجاده.

İkinci şansı hak eden biri varsa o adam Jim Kirk'tür.
وإذا كان ثمة من يستحق فرصة أخرى فهو أنت

Tüm iyi insanlar ikinci bir şansı hakeder.
والإنسان الجيد يستحق فرصة ثانية

ve sen her zaman herkesin ikinci bir şansı hak ettiğini söylersin.
وانتي دائما تقولين كل شخص يستحق فرصة ثانية

Tanrım, O iyi bir adam. İkinci bir şansı hakediyor.
ايها الرب انه رجل صالح و يستحق فرصة اخرى

Kurt Posel'a 8 ay katlanan herkes bir şansı hak ediyor demektir.
أي شخص يستطيع وضع لجام الإبل لـ8 أسهر يستحق فرصة

Şu anda hapiste olmalıydı. Bence ikinci bir şansı hak ediyor.
ـ إنه يستحق دخول السجن ـ بل يستحق فرصة آخرى

Onun niyetleri iyi olduğunu düşünüyorum. Başka bir şansı hak ediyor.
أعتقد أن نواياه جيدة يستحق فرصة أخرى

- Bence bir şansı hak ediyor.
. حسناً ، أعتقد أنه يستحق فرصة

İkinci bir şansı hak ediyor.
انه يستحق فرصة ثانية

Ne var ki bence herkes ikinci bir şansı hak eder. Yalnız başına yaşlı bir kuş olsan bile.
أعتقد أن الجميع يستحق فرصة ثانية، وأنت مجرد طائر وحيد وكبير بالعمر

Ama herkes ikinci bir şansı hak eder, öyle değil mi?
لكن الكل يستحق فرصة ثانية صحيح؟

Sence biri 2. bir şansı hak eder mi ?
هل تعتقدين أن الشخص يستحق فرصة ثانية؟

Bak, herkes ikinci bir şansı hak eder.
انظري ، الجميع يستحق فرصة ثانية

Bütün dünya onun sahtekar olduğunu biliyor tüm cezasını yatmamış olabilir ama yeni bir hayata başlama şansını hak ediyor.
ولعله لم يقضِ فترة سجنه كاملة لكنه يستحق فرصة ليعيش حياة بما أنه في الخارج

Herkes 2.bir şansı hakeder
الجميع يستحق فرصة ثانية

Herkesin ikinci bir şansı hak ettiğini söylemiştin.
لقد قلتِ بأن الجميع يستحق فرصة أخرى

Durumu düzeltmek için bir şansı hakediyor.
وهو يستحق فرصة تصويب الأمور