"يستحم" - Translation from Arabic to Turkish

    • duş
        
    • duşta
        
    • duşa
        
    • banyoda
        
    • yıkadım
        
    • duştaydı
        
    • duştayken
        
    • yıkanmayan
        
    • duşunu alır
        
    • yıkanmadığını
        
    • banyo
        
    Günde üç kez banyo yapar, bu yıldız şekilli duş başlığıyla. Open Subtitles يستحم ثلاث مرات يوميا بإستخدام مرش المياه الذي على شكل نجمة
    duş almadı diye birini kovdular mı dedin? Open Subtitles إذاً كما تقول أنهم قد طردوا أحد الطلاب من الأكاديمية لأنه لم يستحم ؟
    Scotty, Sully'nin diğer adamlarla duş almadığını söyledi. - Adamın bir derdi var. Open Subtitles ــ سكوتي يقول بأن سولي لا يستحم مع بقية الرجال ــ أولئك الرجال لديهم بعض المسآئل
    Kravat banyoda, oraya gidemem. Frank amca duşta. Open Subtitles انها في الحمام، ولا استطيع الدخول لان العم فرانك يستحم الآن
    Clear, O şu anda duşta. Open Subtitles كلير، أنه يستحم سأجعله يتصل بك مرة أخرى ؟
    -Bir sabah duşa girip hepsini tıraş edeceğim diye tehdit ediyorum onu. Open Subtitles كنت أهددّه أني سأحلق رأسه في صباحِ ما فقط أفاجئه وهو يستحم وأحلق رأسه بالكامل
    Cevap vermiyor. Ama tabii ki, banyoda falan da olabilir. Open Subtitles لا إجابة, قد يكون يستحم أو يقوم بعمل شيء ما
    Yemek yiyor, elbiselerini deniyor, duş alıyor, hatta yataklarında yatıyor. Open Subtitles انه يأكل طعامهم يجرب ملابسهم انه يستحم انه ينام حتى في أسرتهم
    Bugün duş almamış, dün de. Nefesi kokuyor. Open Subtitles لم يستحم اليوم والبارحة لأن رائحة فمه كريهه
    O yüzden babana her gün konuşamayacağını söyle her seferinde sevgiline soğuk duş aldır Dr. Turk için sunum hazırlamayı bırak ve bırak kardeşin de kendi hayatını kendi mahvetsin. Open Subtitles لذا أخبري والدك أنك لا تستطيعين محادثته كل يوم اجعلي صديقك يستحم بماء بارد مرة كل حين توقفي عن عمل الشرائح للد.
    Tam bir korkaktı. Hiç duş almazdı, çok pis kokardı. Open Subtitles أجل ، إنـّه كان عفنّ جداً لمّ يستحم قط ، سيء الرّائحة.
    Yani babanız, uyumuyor duş almıyor. Open Subtitles إذن فوالدك لا ينام ولا يستحم في الفترة الأخيرة
    Gerçek bir erkekle çıktın ya. Gerçek bir erkek derken, duş alan biri diyorum yani. Open Subtitles والان انتِ تخرجين مع رجل حقيقي وبالرجل الحقيقي اعني الرجل الذي يستحم
    Kafam çok karışık. Bir an önce karar ver. Yılda bir kere duş alıyor gibi. Open Subtitles قرري بسرعه الولد السيء يستحم مره واحد بالسنه
    Kalem kapaklarını çiğnemesine ya da duşta söylediği şarkılara dayanamıyorum. Open Subtitles لا يمكننى تحمل الطريقة التى يمضغ بها أقلامه. أو الأغانى التى يغنيها وهو يستحم.
    Burada ama şu an duşta. Mesajınız var mı? Open Subtitles نعم لكنه يستحم الأن هل اقدر ان اوصل له رسالة ؟
    Mike, duşta birasını içip gevşerken, ben de bir anne olarak Brick'e topa vurmasını öğretecektim. Open Subtitles بينما مايك كان يسترخي بالبيرة وهو يستحم أناكنتأعلمبريكركلالكرة بالطريقة اللي تستطيع الام فعلها
    Fakat ne zaman ışıklar açıldı, işte o zaman eşek yeniden duşa girdi! Open Subtitles لكن عندما عادت الانوار كان الحمار هو يستحم
    Yemin ederim Brick'ten sonra domates suyuyla yıkadım koku gidericilerle ovuşturdum ama banyo hala avrupalı gece kulübü gibi kokuyor. Open Subtitles اقسم... شطفت (بريك) بالخرطوم وجعلته يستحم في عصير الطماطم وفركته بمذيبات الرائحة
    Üzgünüm Johnny duştaydı, bana söyleyin ben ona iletirim.Zaten tüm gece oturucaz Open Subtitles آسف، جوني فوق يستحم و لكنه يريدني أن أقول لكم أنه سيكون تحت مراقبة بالغين طيلة الليل
    Sadece bu var. duştayken elbiselerini karıştırdım. Open Subtitles لا أعلم هذا فقط لقد فتشت ملابسه بينما كان يستحم
    Özellikle ahırlarda takılan ve yıkanmayan bir erkekle evliyken. Open Subtitles خاصة عندما تتزوجين من رجل لا يستحم ويتسكع في اسطبل خيول
    Nasıl bir adam sabah kalkıp duşunu alır, tıraş olur ve günün sonunda ölüp ölmeyeceğinden emin olmadan işine gider? Open Subtitles أينوعمن الرجالينهضفيالصباح,يستحم , يحلق, و يذهب للعمل... و لا يعلم إذا كان سيكون حي أم ميت في نهايـة اليوم ؟
    Hiç yıkanmadığını ve keçi gibi koktuğunu söylüyorlar onun. Open Subtitles يقولون أنه لا يستحم ورائحته كالماعز
    - Şelaleden düştü. O esrarkeş ilk kez banyo yapmış desene. Open Subtitles سقط من الشلالات هذا أقرب من أن يستحم موزع المخدرات هذا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more