"يستطيع ترك" - Translation from Arabic to Turkish

    • terk edemez
        
    • bırakamayacağını
        
    Pasaportunu. - Böylece ülkeyi terk edemez. Open Subtitles في الحقيقة، حصلت على جواز سفره لذا هو لا يستطيع ترك البلاد.
    Karısını ve çocuğunu genç bir kız için terk edemez. Open Subtitles لا يستطيع ترك زوجته وابنته من أجل فتاه صغيره
    Karısını terk edemez. Bunu biliyorum. Open Subtitles لا يستطيع ترك زوجته، وأنا أعرف ذلك.
    Sonunda birimini bırakamayacağını söyledi. Open Subtitles قال لي أنه لا يستطيع ترك الناس هناك من دونه , و هذا كان آخر نقاش لنا
    Ona asla böyle bir şey yapmayacağımı söyledim, ama bana bunu şansa bırakamayacağını, hepimizi öldürmesi gerektiğini söyledi. Open Subtitles لكنه قال أنه لا يستطيع ترك ذلك للصدفة وعليه أن يقتلنا جميعاً
    Kimse orduyu terk edemez. Open Subtitles لا أحد يستطيع ترك الجيش
    Tobias DeBrie'yi çöplük gibi kalabalık bir yerde bırakamayacağını biliyordu. Open Subtitles (توبايس) علم أنه لا يستطيع ترك (دي بري) في القمامة في منطقة تجارة غير مشروعة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more