"يستغرق وقتا طويلا" - Translation from Arabic to Turkish

• zaman alır
• zaman alıyor
• çok uzun
• uzun sürer
• uzun sürdü
• Çok uzun sürmez

Bazen iyileşmek zaman alır.
في بعض الأحيان يستغرق وقتا طويلا للشفاء.

Herhangi bir sektör içinde büyük bir değişim sonrası, çevreyi kirleten bir şeyi hissetmek ve kokusunu duymak zaman alır.
بعد تغيير كبير في أي قطاع، يستغرق وقتا طويلا ليشعر ورائحة الأوساخ الخروج من شيء الملوثه.

Düzgün iyileşme zaman alır.
الشفاء المناسب يستغرق وقتا طويلا

Bu çok uzun zaman alıyor, 2cm toprak oluşması 1,000 yıl sürüyor.
يستغرق وقتا طويلا ليتشكل، الف سنةً لعمل فقط سنتيمترين من التّربة

Bununla ne yapabileceğinizi hayal edin. Dürüstçe söylemeliyim ki bunun gerçekleşmesi henüz mümkün değil; çünkü çok uzun sürer.
الآن, تخيل مايمكن أن يفعله ذلك. يجب أن أقول بصراحة أن المبنى لايستطيع القيام بهذا لأنه يستغرق وقتا طويلا.

Dinle, Irving. Bu yarış fazla uzun sürdü.
انصت, إرفينج هذا السباق يستغرق وقتا طويلا.

Eğer üçümüz birden çalışırsak çok uzun sürmez.
لو عمل ثلاثة منا فيجب أن لا يستغرق وقتا طويلا

Ama bu da zaman alır.
ولكن ذلك أيضا يستغرق وقتا طويلا.

- Sorgu zaman alır.
التحقيق الفعال يستغرق وقتا طويلا

- Şifreyi kırabiliriz ama zaman alır.
- قد نكون قادرين على كسر التعليمات البرمجية، ولكن سوف يستغرق وقتا طويلا.

Ve bu da zaman alır.
وهذا يستغرق وقتا طويلا

İyi bir izleme zaman alır.
A مراقبة جيدة يستغرق وقتا طويلا.

Yapılabilir, sadece biraz zaman alır.
ولكن ذلك يستغرق وقتا طويلا

Bu iş uzun zaman alıyor.
هذا الإجراء يستغرق وقتا طويلا.

Bir adamın ne olduğunu anlamak uzun zaman alıyor.
.يستغرق وقتا طويلا لتحقيق رجل

Çok zaman alıyor.
يستغرق وقتا طويلا ..

Git, birini bul. - Hayır, uzun sürer.
اخرجي واعثري على أحدهم - كلا، هذا يستغرق وقتا طويلا -

İzle. Üzgünüm biraz uzun sürdü.
انظرى مرحبا , انا اسف لأن هذا يستغرق وقتا طويلا

Tamam, rahatla. çok uzun sürmez.
حسنا، حاولي ان تسترخي، هذا لاينبغي ان يستغرق وقتا طويلا