"يستمع الى" - Translation from Arabic to Turkish

    • dinleyip
        
    • dinlemiyor
        
    • dinlemesine
        
    Bütün başkanlık reklamlarını dinleyip münazaraları izlemek için saatlerini harcamıştır. Open Subtitles من الأرجح أنه أمضى ساعات يستمع الى جميع الأعلانات الرئاسية و أسمتع الى جميع النقاشات
    Bir babanın görevi oğlunun ona söylediği şeyleri dinleyip dinlediğini göstermemektir. Open Subtitles انها وظيفة الاب ان يستمع الى ابنه دون ان يشعره بانه لم يسمع كلمة
    Bak, bu saçmalığı dinleyip de beni oracıkta tutuklamayan kişi benden daha delidir. Open Subtitles . اسمع , أي شخص سوف يستمع الى هذا الهراء , ولا يسجنني فوراً . سوف أشتد جنوناً
    Size ördek olarak gelelim demiştim ama kimse beni dinlemiyor. Open Subtitles لقد قولت لكم اننا كان يجب ان نأتى هنا كبط , و لكن لم يستمع الى احد
    Ama maalesef kimse tekerlekli sandalyedeki aksi bir ihtiyarı dinlemiyor. Open Subtitles لكن الان , لا احد يستمع الى سيدة عجوز على كرسي متحرك
    Hiç söz dinlemiyor, sorun burada. Open Subtitles انه لا يستمع الى النصيحة ابدا وهذه هى المشكلة
    Yine de zavallı ufaklığın orada esir gibi durup günlerce o curcunayı dinlemesine daha fazla katlanamazdım. Open Subtitles مع ذلك,فكرة أن ذلك الطفل المسكين عالق بالداخل كالرهينة يستمع الى ذلك النشاز بلا نهاية
    Sesinin tınısını dinlemesine izin verdin mi? Open Subtitles تركه يستمع الى صوتكِ
    Kimse birbirini dinlemiyor. TED لا أحد يستمع الى الأخر، صحيح؟
    Adam beni dinlemiyor bile. Open Subtitles وهذا الشخص لا يريد حتى ان يستمع الى
    Söylediğim hiçbir şeyi dinlemiyor. Benden de hiç korkmuyor. Open Subtitles ولا يستمع الى اي كلمة اقولها
    Kimse beni dinlemiyor, kimsenin umrunda değil. Open Subtitles لم يستمع الى أحد ولا احد يهتم
    Görünüşe göre Romanya'da artık kimse ulusal radyoları dinlemiyor. Open Subtitles في "رومانيا" لا أحد يستمع الى محطات الاذاعة الوطنية...

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more