| balıklar, tavşanlar... hâlbuki onları kimse satın almayacak. | Open Subtitles | السمك الارانب لكن لا أحد يريد أن يشتريهم |
| Buffaloları satın almadan satmayı istedi. | Open Subtitles | كان يريد ان يبيع الجواميس قبل ان يشتريهم حتى |
| Onları ordan indirmenin tek yolu birilerinin satın almasıdır. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة لنزول هؤلاء هي ان يشتريهم احد |
| Yolun aşağısındaki eleman benim için satın alıyor. | Open Subtitles | هنالك رجل على قارعة الطريق بوسعه أن يشتريهم منّي |
| Pecos'ta satın alınmayı bekliyorlar. | Open Subtitles | هم في إنتظار من يشتريهم |
| İyi. O daha iyi. Artı, eğer satın almassa, emin ol haftaya o piçi soyarım. | Open Subtitles | أجل, هو الأفضل ...بجانب, إذا لم يشتريهم |
| - Yani onları satın alan kimse... | Open Subtitles | -لذا أي شخص يشتريهم -سيستخدمهم هنا |
| Ben o açık artırmada, onları satın almak için kullanılan düşünüyorum. | Open Subtitles | أعتقد أنه كان يشتريهم من مزاد |
| Onları ailelerinden satın alır... | Open Subtitles | ... يشتريهم من والديهم |
Arabic 
English 
French 
Spanish 
German 
Portuguese 
Turkish 