Bu, Bronx kasaba başkanında çektiğim bir fotoğraf- hapishanede değil evinde çocuklarıma hitap ederken. Onlara bu işin bir parçası olduklarını hissettirirken. | TED | هذه صورة أخذتها لرئيس حي برونكس، يخاطب طلابي في منزله، وليس في السجن. يجعلهم يشعرون بأنهم جزء منه. |
Onlara verilerini, sonuçlarını gösteriyorsunuz, kötü olduklarını gösteriyorsunuz ve onlar "bu mümkün değil" modundalar. Biliyor musunuz, onlar içten gelen bir hisle o kadar eminler ki gerçekten çok çok iyi olduklarından. | TED | فعليك أن تريهم بياناتهم وأنهم غير متفوقين، وأنهم كما تعلم، يشعرون بأنهم يحرزون نتائج مرضية، بل مرضية جدًا. |
Çünkü aletleri olmadığı için kendilerini erkeklerden üstün olduklarını sanıyorlar ona başka bir penisle ihanet ettiklerinde.Özellikle diğeri daha zenginse. | Open Subtitles | لعدم إمتلاكهم أقضبة , يشعرون بأنهم أسمى من الرجال حين تخون ; تخون من أجل زب آخر. |
Sadece korku ve kaos yaratınca hayatta olduklarını hissediyorlar. | Open Subtitles | إنهم لا يشعرون بأنهم أحياء إلا بإختلاق الخوف والفوضى |
Seni tanıyor olduklarını sansınlar ve daha çok gelmeye başlarlar. | Open Subtitles | دعهم يشعرون بأنهم يعرفونك وسيستمرون بالمجيء للحصول على المزيد |
Ve ölçtüğümüz iki şey, insanların o anda deneyimledikleri sorunların miktarı ve o anda sahip olduklarını hissettikleri becerilerinin miktarı. | TED | ومن بين الأمور التي نقيسها حجم التحدي الذي يشعر به الناس في تلك اللحظة وحجم المهارات التي يشعرون بأنهم يتمتعون بها في تلك اللحظة |
Kendilerini yalıtılmış hissettiler, ta ki bu tarz teknolojiler ortaya çıkıncaya ve bir şekilde onları birbirine bağlayıp kendilerinin daha büyük bir fenomenin parçası olduklarını hissettirinceye kadar. | TED | كانوا يشعرون بأنهم معزولين ، إلى أن ظهرت هذه الأنواع من التكنولوجيا وجعلتهم متصلون بشكل يجعلهم يشعرون أنهم جزء من ظاهرة أكبر . |
Her zaman gençlere bir numara eğitim almak için orada olduklarını hissettirmeye çalıştım. Basketbol ikinci sıradaydı, çünkü masraflarını karşılıyordu, ve bunun dışında sosyal aktiviteleri için çok az zamana ihtiyaçları vardı, fakat sosyal aktivitelerin diğer ikisine oranla daha az ağırlıklı olmalı ve hiçbirini çok uzun süre sürdürmemeye çalışmalılardı. | TED | لقد حاولت دومًا جعل الشباب يشعرون بأنهم هنالك للحصول على التعليم اولاً. ثم كرة السلة ثانيًا, لسداد مصاريف الدراسة كما انهم يحتاجون القليل من الوقت للنشاطات الإجتماعية, لكنك تجعل النشاطات الإجتماعية تتصدر قليلاً كما انك لن تتخذ الكثير من الوقت. |
...İyi birer anne olduklarını hissettirenlerdir. | Open Subtitles | يشعرون بأنهم أمهات جيّدات |
Bana sahip olduklarını zannediyorlar. | Open Subtitles | يشعرون بأنهم يمتلكوني. |