"يشعرون بالذنب" - Translation from Arabic to Turkish

• suçlu
• suçluluk duyuyorlar

Ve neden içe dönüklere bazen kendi başlarına olmak istedikleri için kendilerini suçlu hissettiriyoruz?
لماذا نجعل الانطوائيين يشعرون بالذنب هكذا فيما يخص اختلاءهم بأنفسهم بعض الوقت؟

İkincisi, yalancılar daha negatif olma eğilimindedirler, çünkü bilinçaltında yalan söyledikleri için suçlu hissederler.
ثانيًا: الكاذبون يميلون ليصبحوا سلبيين لأنه على مستوى اللاوعي، يشعرون بالذنب اتجاه الكذب.

suçlu veya utanç hissederlerse depresyonun astım veya diyabet gibi tıbbi bir durum olduğunu hatırlatın.
إذا كانوا يشعرون بالذنب أو الخزي، وضح لهم أن الإكتئاب هو حالة مرضية طبية، مثل الربو أو مرض السكري.

Hala suçluluk duyuyorlar.
لازالوا يشعرون بالذنب حيال الذي جرى.

İnsanlar kurtuldukları için suçluluk duyuyorlar.
الناس يشعرون بالذنب لنجاتهم.

"Masumları suçlu..."
يمكنه أن يجعل الناس الأبرياء يشعرون بالذنب

Yani, ebeveynlerinin boşanma nedeni çoğu çocuk aslında suçlu hissediyorum ve henüz Bunu gibi burada oturuyoruz sizin ana planının bir parçasıdır.
أعني ، معظم الأطفال الذين هم سبب طلاق أهلهم في الحقيقة يشعرون بالذنب و مع هذا أنت تجلس هنا و كأنها جزء من خطتك العبقرية

Onları suçlu hissettirmek için gerçekçi ol.
لتجعليهم يشعرون بالذنب يجب ان تكوني واقعية

Çok az insan kendini suçlu hissetmez çünkü onlarda vicdan diye bir şey yoktur.
لكن القلائل المحظوظون لا يشعرون بالذنب لأنهم لم يكن لديهم ضمير من البداية

Ancak gerçek şu ki fark ettiğim, aldatan insanların pek çoğunun eşlerini incittikleri için fena halde suçlu hissedebildikleri, ancak aldatma deneyiminin kendisi hakkında suçlu hissetmedikleridir.
لكن الحقيقة هي أن عددا غير قليل من الأشخاص المتورطين في علاقات قد يحسون بشعور رهيب بالذنب لإيذاء شريكهم ولكن لا يشعرون بالذنب بسبب تجربة العلاقة نفسها

suçlu hissetmeye başladım.
لأنهم يشعرون بالملل، أو يشعرون بالذنب

Sana birisi kendini suçlu hissettirmeye çalışıyorsa onlara kendilerini suçlu hissettirecek bir şeyler öğren.
-شخص ما يحاول أن تجعلك تشعر بالذنب يمكنك معرفة ما يشعرون بالذنب تجاهه

Onları suçlu hissettiriyorum diye alkışlıyorlarmış.
صفقوا لأنني أجعلهم يشعرون بالذنب

- ...insanları suçlu hissettirmen gerek. - Pekâlâ.
و جعل الناس يشعرون بالذنب

- Bu onları suçlu gibi hissettiriyor.
-يجعلهم يشعرون بالذنب